Kadıköy'de bıçaklanarak öldürülen Mattia Ahmet Minguzzi'nin davası 8 Mayıs'a ertelendi

Kartal’daki Anadolu Adliyesi 2. Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi’nde bugün görülen ilk duruşma 10:20'de başladı ve yaklaşık 4 saat sürdü. Duruşmaya, tutuklu sanıklar B.B. ve U.B. katıldı. Ahmet Minguzzi'nin anne ve babası ile taraf avukatları da duruşmada hazır bulundu. Kapalılık ve gizlilik kararı nedeniyle basın mensupları ve izleyiciler salona alınmadı. Duruşma öncesinde duruşmaya katılmak isteyen bazı avukatlarla güvenlik görevlileri arasında kısa süreli gerginlik yaşandı.

Avukatların katılma talebi reddedildi

Anadolu 2. Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya baba Andrea Minguzzi, anne çellist Yasemin Akıncılar, ailenin yakınları ve taraf avukatları katılıyor. Diğer yandan duruşmaya katılma talebinde bulunan avukatlarla güvenlik görevlileri arasında kısa süreli gerginlik yaşandı.Mahkeme salonu dışında bekleyen avukatların duruşmaya katılma talepleri ise reddedildi.

Aile Bakanlığı müdahil oldu 

Diğer yandan duruşmada Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın davaya müdahil olma talebi kabul edildi. Duruşma devam ederken Mattia Ahmet Minguzzi'nin teyzesi fenalık geçirerek mahkeme salonundan çıktı. 

Siyasetçiler ve sanatçılar da adliyede

Duruşmayı, CHP Milletvekilleri Tahsin Ocaklı ve Suat Özçağdaş, DEM Part Milletvekilleri Özgül Saki ve Çiçek Otlu yakından takip ediyor. Oyuncular Onur Tan, Belçim Bilgin ve şarkıcı Ece Seçkin de aileye destek vermek için adliyeye gelenler arasında yer aldı.

Duruşma ertelendi

Anadolu Adliyesi 2. Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşma ertelendi. Davanın 2. celsesi  8 Mayıs tarihinde görülecek.

Avukat Rezan Epözdemir: Bu tür tehditlerle, mezarı yıkarak, ne aileyi ne de bizi korkutamazlar

Duruşma sonrası basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Minguzzi ailesinin Avukatı Rezan Eoözdemir, sonuna kadar hak arama mekanizmalarını kullanacaklarını, adaletin tecellisi için maddi gerçeğin ortaya çıkması, Ahmet Minguzzi’nin "kanının yerde kalmaması ve faillerin haksız tahrik veya takdir indirimi uygulanmaksızın en ağır cezayı alması amacıyla hukuki mücadelelerini sürdüreceklerini söyledi.

Ailenin aldığı tehditlerden ve sabah duruşmanın başlamasına yakın dakikalarda Mattia Ahmet'in mezarının tahrip edilmesine ilişkin de, "Bu tür tehditlerle, mezarı yıkarak, ne aileyi ne de bizi korkutamazlar. Mesajı aldık; zaten üç aydır sosyal medya üzerinden aileye yönelik tehditler geliyordu. Bugün duruşmanın olduğu günde mezarlıkla ilgili de aynı mesajı verdiler. Her ne kadar mesaj vermek isteseler de, biz sonuna kadar devam edeceğiz" açıklamasında bulundu.

CHP'li Özçağdaş: Suçluları cezalandıralım ama bu suçu oluşturan bütün bataklıkları da kurutalım

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Suat Özçağdaş da mahkeme çıkışı yaptığı açıklamada, yeni kayıpların yaşanmaması için sadece cezalarla değil, sorunun kökenine inen kapsamlı düzenlemeler yapılması gerektiğini vurguladı.

Özçağdaş şunları söyledi:

"Sayın Basın Mensupları, biraz önce Rezan Bey işin hukuki tarafıyla ilgili detaylı bilgi verdi. Bugün, gerek Adalet Komisyonu gerekse Çocuk İhmali ve İstismarı Önleme Komisyonu üyesi Cumhuriyet Halk Partisi milletvekilleri ve parti heyetimizle birlikte buradaydık. Bu süreci iktidar döneminden beri yakından takip ediyoruz.

Sabah saatlerinde mezarlığa yapılan çirkin saldırının ardından İstanbul Büyükşehir Belediyesi hemen müdahalede bulundu. Mezarlığın onarılması, suç duyurusunda bulunulması ve mezarlığa koruma ile kamera yerleştirilmesi gibi konularda gerekli adımlar atıldı.

Burada asıl konuşulması gereken mesele, ne yazık ki Sıla Bebeği, Narin kızımızı ve Ahmet oğlumuzu şiddete kurban vererek koruyamamış olmamızdır. Türkiye’de 2023 yılı içinde toplamda 500 binden fazla çocuğumuz bir şekilde suça karıştı; kimi mağdur, kimi sanık, kimi de tanık oldu. Yaklaşık 270 bin çocuğumuz mağdur, 170 bin çocuğumuz ise sanık konumunda. Bu durum, toplum olarak artık gerçeği görmemiz gerektiğini gösteriyor. Bu sebeple Meclis’te kurulan Çocuk İhmali ve İstismarı Önleme Komisyonu’nda, Cumhuriyet Halk Partisi olarak Ahmet Minguzzi’nin anne ve babasının, Sıla Bebeğin teyzesinin, Narin’in babasının ve beş çocuğun yanarak yaşamını yitirdiği evde inceleme yapan sosyal hizmetler görevlilerinin dinlenmesini önerdik. Ne yazık ki bu teklifimizi kabul ettiremedik.

Meclis, siyaset ve kamu kurumlarının temel amacı, toplumun sorunlarını çözmektir. Eğer her yıl 500 binden fazla çocuğumuz bu suçlardan etkileniyorsa, yüz binlerce çocuğumuz mağdur oluyorsa, Ahmet Minguzzi ailesinin de söylediği gibi, bir şeyleri önleyemiyoruz demektir. Sivil toplum örgütlerinin ve vatandaşların desteği bu noktada çok değerli. Aylardır insanlar Ahmet için ağlıyor; kendi çocukları olmadığı hâlde yürekten üzülüyorlar. Sıla için, yanarak hayatını kaybeden beş çocuk için, Narin için de aynı üzüntüyü yaşıyorlar.

Buradan iktidara sesleniyoruz: Bu ülkenin tüm çocukları birer ana kuzusu, baba kuzusu. Onları büyük zorluklarla büyütüyoruz. Kaybettiğimiz bir Ahmet, hiçbir zaman saçını okşayamayacağımız, kokusunu duyamayacağımız bir evlat. Elbette suçluları cezalandıralım ama bu suçu üreten bataklığı da kurutmak zorundayız. Ülkede ve özellikle çocuklar arasında ciddi bir çeteleşme sorunu ile yaygın toplumsal şiddet problemi var. Sosyal medyayla birlikte bu şiddet eğilimi daha da hızla yayılıyor.

Yeni “Ahmet”lerin olmaması adına, sadece ceza kanunlarıyla değil, sorunun kökenine inerek çözümler üretmeliyiz. Sayın Genel Başkanımız da dün ifade etti; Cumhuriyet Halk Partisi olarak, ana muhalefet partisi sıfatıyla her türlü çalışmaya ve ortak çözüm arayışına hazırız. Meclis’i bu konuda bir platform olarak kullanmalı, her türlü tedbiri almalı, kapsamlı düzenlemeler yapmalıyız. Aksi halde, ne bize ne de Meclis’e ihtiyaç kalır."

İddianameden

Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, 24 Ocak'ta Mattia Ahmet Minguzzi'nin kaykay malzemesi almak için arkadaşlarıyla Kadıköy Hasanpaşa'daki tarihi salı pazarına gittiği, burada dolaştıkları sırada suça sürüklenen çocuklar U.B. (15) ve B.B. (15) ile karşılaştıkları, aralarında geçen konuşmanın ardından B.B'nin Minguzzi'yi ittirdiği aktarılıyor.

B.B'nin, dolaşmaya devam eden Minguzzi'nin tekrar karşısına çıkarak yumruk attığı belirtilen iddianamede, şüphelinin elindeki bıçakla Minguzzi'yi vücudunun farklı bölgelerinden yaraladığı anlatılıyor.

İddianamede, U.B'nin de yere düşen Minguzzi'ye tekme attığı, çevredeki vatandaşların müdahalesinin ardından U.B. ve B.B'nin kaçtıkları kaydedilerek, olaydan sonra hastanede tedavi altına alınan Minguzzi'nin 17 gün sonra 9 Şubat'ta yaşamını yitirdiği ifade ediliyor.

Adli Tıp Kurumundan alınan otopsi raporuna göre, vücudunda 3 kesici alet yaralanması, göğsünde delici alet yarası olan Minguzzi'nin ölüm nedeninin kesici aletle saldırıya bağlı iç organ yaralanması olduğu kaydediliyor.

İddianamede, U.B'nin Minguzzi'yi tekmelediği, B.B'nin ise tezgahtan aldığı bıçakla birden fazla kez bıçakladığı kaydedilerek, olaydan sonra yakalanıp tutuklanan her iki şüphelinin "çocuğa karşı kasten öldürme" suçundan 18'er yıldan 24'er yıla kadar hapisle cezalandırılmaları isteniyor.