Buca Metrosu için de Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası ile bir görüşme yaptıklarını belirten Soyer, “Yılsonuna kadar tüm finansörlerin mutabık kalacağı tutarla beraber, önümüzdeki Ocak ayında ihaleye çıkıyor olacağız. Ne kadar zorlanırsak zorlanalım, ne kadar sıkıntı yaşarsak yaşayalım. Ne Buca Metrosu'ndan, ne Körfez'in temizlenmesi ile ilgili İZSU çalışmalarından, ne diğer yatırımlarımızdan vazgeçemeyiz” dedi.
İzmir Büyükşehir Belediyesi öncülüğünde kurulan, kentte etkin role sahip kurum ve kuruluşların temsilcilerinin üye olarak yer aldığı İzmir Ekonomik Kalkınma Koordinasyon Kurulu’nun (İEKKK) Eylül ayı toplantısında pandemi süreci ve belediye yatırımları ele alındı. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, internet üzerinden yapılan toplantıda belediyenin salgın sürecinde yürüttüğü çalışmalar hakkında bilgi verdi. Başkan Soyer, “Yaptığımız en önemli işlerden biri İzmir'deki dayanışmayı büyütmeye çalışmak oldu. Çünkü bu salgın özellikle ekmeğini günü birlik işler yaparak kazananları, işsizleri, yani kentin en yoksul kesimini sert bir şekilde vurdu. Biz de bu tablo karşısında İzmirlilerin duyarlılığın ı, vicdanını uyandıracak, onları harekete geçirecek bir dayanışma çalışması başlattık” dedi. Şu ana kadar yaklaşık 216 bin aileye gıda malzemesi dağıtımı yapıldığını söyleyen Tunç Soyer, “Her bir haneyi 4 kişi olarak düşünürseniz 900 bine yakın gibi bir nüfusa ulaşıyor ki, İzmir’in yüzde 20'sinden fazlasına dokunma imkânı bulmuş olduk” diye konuştu.
“Hala yüzde 55 seviyesinde kayıp var”
Koronavirüs salgınının toplu taşıma ile yolculuk yapanların sayısında ciddi bir düşüşe neden olduğunu belirten Başkan Soyer, bununla birlikte belediyenin gelirlerinde de azalmalar olduğunu söyledi. Başkan Tunç Soyer, geçen yıl Mart ayında 1 milyon 900 bin seviyelerindeki biniş sayılarının, pandeminin ilk günlerinde 200 binlere kadar düştüğünü vurgulayarak “Yavaş yavaş yükselerek bugün 900 binlere geldik. Hala yüzde 55 seviyesinde kayıp var. Özel araçlar daha fazla tercih edilmeye başlandı. Sadece son 6 ay içerisinde İzmir trafiğine çıkan yeni araç sayısı 125 bin. Bu da mevcut trafik sıkışıklığını çok daha büyüten bir tablo ortaya çıkardı” şeklinde konuştu.
“Hasılat kaybımız 259 milyon lira gibi rakama ulaştı”
İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin bu dönemde ciddi ekonomik kayıplar yaşadığına dikkat çeken Tunç Soyer, “Ulaşımda geçen yılın aynı dönemine göre hasılat kaybımız 259 milyon lira gibi rakama ulaştı. Su gelirlerinde yüzde 55'lik gibi bir azalma söz konusu. Genel bütçe gelirlerimiz düştü. İller Bankası ve Maliye'den aktarılan rakamlarda 176 milyon liralık bir kayıp söz konusu. Almadığımız kira bedelleri, şirketlerin uğradığı kayıplar da 58 milyon lira gibi bir rakamı buldu. Bizim yaptığımız faaliyetlerin giderleri de eklendiğinde yılsonuna kadar 1 milyar lirayı bulacak bir bedel anlamına geliyor” dedi.
“Narlıdere Metrosu ile ilgili finans sorunu ciddi oranda çözüldü”
Tüm bu karamsar tabloya rağmen İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin yatırımlarını aralıksız sürdürdüğünü ifade eden Soyer, Narlıdere Metrosu için pandemi koşullarında bile 75 milyon Euro'luk bir kredi temin edildiğini anımsattı. Asya Altyapı Yatırım Bankası'yla 50 milyon Euro’luk kredi sözleşmesi imzaladığını da hatırlatan Başkan Soyer, “Bunun anlamı aslında çok değerli. Çünkü ilk defa Doğu'dan bir finans kuruluşu İzmir'e finansman sağlamış oldu. Bizim Narlıdere Metrosu ile ilgili sıkıntımızı ciddi oranda çözdü. Bugünden itibaren başka bir finansman ihtiyacı olmadan tarihinde bitirme fırsatı veriyor. Bu aynı zamanda Çin'den yatırımcıların gelmesinin önünü açacak bir girişim oldu. İzmir'in özellikle Doğu'da itibarını yükse lten bir anlam taşıyor” diye konuştu.
Buca Metrosu için önemli adım
Buca Metrosu çalışmaları hakkında da bilgi veren İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, şunları söyledi: “Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası ile bir görüşme yaptık. Orada da yılsonuna kadar tüm finansörlerin mutabık kalacağı tutarla beraber, önümüzdeki Ocak ayında ihaleye çıkıyor olacağız. Bu konuda mutabık kaldık. Buca Metrosu ile ilgili 1 milyar Dolarlık projeden bahsediyoruz. Bütün bu krize rağmen, görüşmeler çok pozitif seyretti. Her şeye rağmen yeni yılda bu uluslararası ihaleyi de gerçekleştiriyor olacağız.”
“Bütün bunlara İzmir'in ihtiyacı var”
Başkan Soyer, belediyenin özellikle büyük yatırımlarında yaptığı dış borçlanma ile ilgili kaygıların dile getirilmesi üzerine şu değerlendirmede bulundu: “Bizim borçlandığımız yatırımlar, 10-15 yıl vadeli finansman kaynakları. Bunları daha kısa sürede iç piyasada bularak hayata geçirmek mümkün değil. O nedenle yurt dışı finansman kaynaklarına yöneliyoruz. Hazine garantisi istenmemesi bizim açımızdan bir başka cazibe konusu. Bu yatırımlardan vazgeçmemiz mümkün değil. Ne kadar zorlanırsak zorlanalım, ne kadar sıkıntı yaşarsak yaşayalım. Ne Buca Metrosu'ndan, ne Körfez'in temizlenmesi ile ilgili İZSU çalışmalarından, ne diğer yatırımlarımızdan vazgeçemeyiz. Hiç birinden vazgeçmek istemiyoruz çünkü bütün bunlara İzmir'in ihtiyacı var. Bizim bu yatırımlarımızın her biri aslında çok daha önceden öngördüğümüz ve mutlaka İzmir'e kazandırmak istediğimiz yatırımlar.”
“Tasarrufu başka yerlerde yapmak için çalışıyoruz”
Tasarrufu başka yerlerde yapmak için çalıştıklarını aktaran Başkan Soyer, “Bu tablo çok sarsıcı bir tablo. Kurun bu kadar yükseliyor oluşu, bizim gibi yüzde 80 dış borçlanma, yüzde 20 iç borçlanma yapan bir kurum için tabi ki çok ağır sonuçlar doğuruyor. Bundan rahatsızız ama Türkiye'de yaşıyoruz. Bütün bunlarla yüzleşmek zorunda kalıyoruz. Bu yatırımları sürdürmekte kararlıyız. Bütün bunları her şeye rağmen yapmaya devam edeceğiz. Pandemi sürecinde de bu kadar büyük hasılat kayıplarına rağmen, vatandaşımızı bu salgının tahribatından korumak için ne gerekiyorsa yapmayı sürdüreceğiz” diye konuştu.
“Beş yıldızlı otel dışında bir kullanıma izin vermeyeceğiz”
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, Hilton Oteli'nin 16 Ekim'den itibaren hizmetini sonlandırma kararını da değerlendirdi. Soyer, “Şu andan itibaren önümüzde iki temel ilke var. Birincisi beş yıldızlı otelin İzmir'den gidecek olması, kent açısından ciddi kayıp olur. Motivasyon ve moral bozukluğu yaratır. Tüm İzmirlilere yansıyacak bir negatif ruh haline dönüşür. Buna izin vermeyeceğiz. Orada bir beş yıldızlı otel olmak mecburiyetinde diye düşünüyoruz. Bu yapının kullanımını bir başka şeye dönüştürmesine izin vermeyeceğiz. İkincisi; gerçekten bu kadar değerli bir arsaya sahip Büyükşehir Belediyesi'nin, bugüne kadar bu arsa nedeniyle, üzerine yapılan bu yatırım nedeniyle hiç bir gelir elde edememiş olması, bizim açımızdan kabul edilebilir bir durum değil. Burada kamunun zarara uğramasına yol açan bir cezai sorumluluk varsa da o bizim işimiz değil. Adli makamların görevi. Biz bu kısımla ilgilenmiyoruz. Biz mevcut durum itibariyle kamunun uğradığı bu zararın sürmesine izin vermeyeceğiz. Yeni yapılan herhangi bir anlaşmada Büyükşehir Belediyesi'nin, İzmir'in hakkını koruyacak yasal düzenlemeleri mutlaka yapacağız. İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin sahibi olduğu araziden doğan ticari faydayı da mutlaka gözeteceğiz, koruyacağız. O şekilde yol alacağız” dedi.
“Uluslararası bazı zincirler yakın ilgi gösterdi”
Hilton Oteli'nin kapatılacağına dair haberlerin basında yer almasının ardından uluslararası bazı zincirlerin harekete geçtiğini de açıklayan Soyer, “Bazı uluslararası zincirler yakın ilgi gösterdi. Bunların ikisiyle görüşmeleri yaptık. Daha geleceğini de düşünüyorum. İzmir'in cazibesini veya avantajlarını kaybetmesi gibi bir durum söz konusu değil. Biz de bu yapının uluslararası zincirlerden biriyle buluşması için elimizden ne geliyorsa yapacağız” dedi.
Trafik sorununa yeni çözümler yolda
Toplantıda özellikle gelecek Ekim ve Kasım aylarında İzmir trafiğinde yoğunluğun artacağına yönelik endişelerin dile getirilmesi üzerine açıklama yapan Başkan Tunç Soyer, yeni çözümler üzerinde çalıştıklarını belirtti. Soyer, “Sürekli bir takım noktalarda rahatlatıcı tedbirler almaya çalışıyoruz. Önümüzdeki 3 hafta içerisinde 'altın dokunuş' dediğimiz düzenlemeleri tamamlamış olacağız. Bunları basın toplantısıyla kamuoyuna açıklayacağız. Bir yandan toplu ulaşımı teşvik ediyoruz. Bir yandan alternatif çözümler arıyoruz. Şu anda en çok kafa yorduğumuz mesele bu konu” dedi.
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |