İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşaner TBMM'de partisinin düzenlediği grup toplantısında konuştu.
Akşener, ABD'ye gidecek olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a çağrıda bulunarak "Sayın Erdoğan boş lafları bırak. Millete yapılan hakereti cebine koy. Git mektubu Trump'ın suratına çarp!" ifadelerini kullandı.
Erdoğan'ın Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün ölümünün 81. yıl dönümü olan 10 Kasım töreninde yaptığı konuşmada Osmanlı'ya ilişkin tartışma yaratan sözlerine tepki gösteren Akşener, "Canınız sıkıldığında Cumhuriyetimize dil uzatmaktan vazgeçin. İnsanımızı birbirine düşürmeye çalışmaktan bıkmadın mı? Osmanlı da bizim, cumhuriyet de bizim. Bunu ne zaman anlayacaksın? Sen önce insanlarımızı tarihimiz üzerinden birbirine düşürmek yerine milletinin tamamının sağlığından sorumlu olan bir Cumhurbaşkanı olduğunu unutmamaya çalış" dedi.
"EVLATLARI İÇİN ENDİŞELENEN ANALARA 'TERÖRİST' DİYEMEZSİN!"
Akşener, Türkiye'yi sarsan toplu intiharlar üzerinden Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'a yüklendi.
Akşener şunları söyledi:
Damat Bey "Ekonomide işler iyi gitmiyor diyenler terörist" demiş. Damat Bey haddini bil haddini! Kayınpeder torpiliyle oturduğun o makamı yeteri kadar işgal ettin. Milletimize terörist demek hakkın da değildir haddin de değildir damat!
Ay sonunu getiremeyince, bu hale nasıl geldik diyen vatandaşıma terörist diyemezsin.
Evlatları için endişelenen annelere terörist diyemezsin!
4 yıllık üniversite mezunu işsiz gençlere iş imkanı yaratamazken, analara terörist diyemezsin. Yarın ne yapacağım diye soran vatandaşımızı terörist olarak suçlayamazsın. Türk milleti sizden iş bekliyor, aş bekliyor.
Milletimize bu kadar tepeden bakmaktan vazgeçin. İşsizlik rekor kırıyor, yuvalar yıkılıyor, milletimiz borç batağında ve her yeni güne int*har haberiyle uyanıyoruz. İnsana, ölmek yaşamaktan daha cazip gelebilir mi?
Acımız büyük Allah rahmet eylesin. Değerli kardeşlerim, tüm bunlar olurken bu arkadaşlar dillerinde 2023 vizyonunu düşürmüyorlar. 17 yılın önceki şartlarıyla yarışıyorlar. 17 yılda bir arpa boyu yol alamadılar.
Yarışacak, rekabet edecek çok ülke varken kendilerini 2001 kriziyle ölçüyorlar.
Haydi Türk tarihini bilmiyorsunuz da dizilerle öğreniyorsunuz. Bari kendi partinizin geçmişine bakın. Millet sizi 2001 krizini bir daha yaşatmamanız şartıyla o koltuğa oturttu. Bunlar ne yaptı? Türkiyeyi 2001 yılına geri döndürdüler.
Geçen gün Damat Bey'e sokakta soruyorlar ne olacak halimiz diye...
"Hele şu petrolü bir bulalım siz Türkiye'yi o zaman görün" diyor. Gel de Nasrettin hocayı anma. Karkatür karekterlerine ekonomi teslim ederseniz olacağı budur.
Damadın bulduğu çözüme bak. Petrol aramaya gemi gönderiyormuşuz, ekonomi düzelecekmiş. Aslında dediği şey şu: Benden bir şey olmaz da petrol bulursak ekonomi düzelir.
Geçen sene Berat harikalar diyarında filmini izlemiştik. Bu kafayla giderse Titanik ile kapanışı yapar artık.
NAFAKA DÜZENLEMESİNE TEPKİ GÖSTERDİ
İktidarın kadınların hayatını zorlaştıracak adımlar attığı dile getiren Akşener, "Kadınlar güvende olmadan ülke de güvende olmaz. Kadınlar ekonomik bağımsızlığa ulaşmadan o ülke de ekonomik bağımsızlığa ulaşamaz. Türkiye'ye çalışabilir olan kadınların yalnızca yüzde 31'i bir işe sahip. Almanya gibi ülkelerde bu oran yüzde 75'e kadar çıkıyor. Dünyanın en güçlü ülkeleri aynı zamanda kadının da güçlü olduğu ülkeler. Alman kadınları bilimden sanayiye her alanda potansiyellerini gerçekleştirirken bizim kadınlarımız var olabilmek, hayata tutunabilmek için mücadele ediyor. Hayatın her alanında önlerine konan bariyerlerle engellerle uğraşıyorlar. Hakkını hukukunu koruyamıyor, hor görülüyor, şiddet görüyor. Türkiye'nin kadınları genç, o kadınların hayalleri yaşlı. Ülkemizde her iki kadından biri gelecek hayali kurmaya çocukken başlıyor ama bu oran onlar genç kız olunca bu oranın yüzdesi düşüyor. Öyle dünyayı gezeyim hayalleri de çok az. Kızlarımızın en büyük hayali evlenebilmek. Evlenenlerin ailesi dağılıyor. Boşanmalar rekor kırıyor. Boşanan çiftlerin sayısı 2018'de yüzde 11 artmış. Defineci damat petrol peşinde koşarken memleketi getirdikleri nokta bu. Biz kadınlarımız için olumlu adımlar beklerken iktidar onların hayatını daha da zorlaştıracak adımlar atıyor. Nafaka düzenlemesi de bunlardan biridir. Bu gidişe son diyeceğiz. Kadınlarımıza sözümdür. Bize göre seçme hakkı sevdiği insanı seçme hakkıdır, istediği kariyeri seçebilmektir, hayat tarzını seçebilmektir, kimsenin baskısı altında kalmadan her kararını özgürce verebilmektir. Bizim kadınlara vereceğimiz seçme hakkı işte budur" diye konuştu.
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |