Sözcü yazarı Saygı Öztürk, ABD'ye teslim edilen ve hakkında 225 yıl hapis cezası istenen Sezgin Baran Korkmaz’la ilgili bomba bir yazı kaleme aldı.
"Korkmaz'ın en büyük özelliği, zor durumda olan şirketleri almasıydı. Hatta o şirketlerin içinin boşaltılması için bazı üst düzey yöneticilerle işbirliği yapıldığı da hep söyleniyordu. Başka bir özelliği de hayırsever olmasıydı" ifadelerini kullanan Öztürk, yazısını şöyle sürdürdü:
Sezgin Baran Korkmaz'ın ilk gözaltına alınışı Emniyet Genel Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Dairesi'nin (KOM) eşgüdümünde gerçekleştirilmişti. Az önce hayırsever özelliğini belirttiğim Korkmaz'ın farklı bir özelliğini de bir yetkili şöyle anlattı:
“Sezgin Baran Korkmaz, rüşvet verdiği herkesi kayda almış. Sesli ve görüntülü kayıtları var. Korkmaz'ın, parasının FETÖ parası olma ihtimali üzerinde de durduk. Bu konuda da çalışma yapılıyordu. Ancak bir sonuç alınamamıştı. Hakkında farklı soruşturmalar yürütülüyordu. Ancak kara para aklama iddiasından dava açıldı. Hakkında 24 dava var.”
Devlet kademesiyle yakın ilişkili olduğu belirtilen Sezgin Baran Korkmaz, ABD'de yapılacak sorgusunda üst düzey kamu görevlileri aleyhine kullanılabilecek bilgiler verir mi? Yakalanmadan önce konuştuğumuzda, “Asla” demiş, “Devletimizin, milletimizin aleyhine olabilecek bir şey konuşmam” diye eklemişti. Kendisinin bir Rıza Zarrap olmadığını da söylemişti. Konuştuğum bir yetkili, “Öyle söylese de, ABD Derin Devleti siyaseten kullanmak için Korkmaz'dan bilgi alacak, bunları da siyaseten Türkiye aleyhine kullanacaktır” görüşünü dile getirdi.
Saygı Öztürk, Sezgin Baran Korkmaz'ın Türkiye'den ayrılmadan önce İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile görüştüğünü de hatırlatarak, Soylu'ya "Ne konuşulduğunu açıklaması" çağrısında bulundu. Öztürk, "Korkmaz'ın, Türkiye'ye verilmesi halinde olacaklar da belliydi. Mahkemede kendisini kurtarmak için gerekirse var olduğu belirtilen rüşvet kasetleri devreye sokulacaktı. Yurtdışına çıkmadan bir gün önce İçişleri Bakanı'nın makamına niçin çağrıldığını, orada ne konuşulduğunu, kimin alacağının silinmesinin neden istendiğini de en azından mahkeme aşamasında öğrenmiş olacaktık. O aşamayı beklemeden, İçişleri Bakanı konuşmalı. Silinmesi istenen borcun ne borcu olduğu söylemeli." diye yazdı.
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |