Politika Durağı’nda 3 deneyimli gazeteciden gündeme çarpıcı bakış!

Deneyimli gazeteciler Sercan Avcı, Mustafa Akbaş ve Onur Çakır Bir TV’de yayınlanan Politika Durağı programında siyaset gündemini masaya yatırdı. Politika Durağı’nda AK Parti’nin olağanüstü büyük kurultayı ve yeni üst yönetiminin değerlendirilmesiyle açılan perdede yerel seçim yolunda ilçelerdeki aday kulislerinin yanı sıra CHP’nin İstanbul Kongresi, değişimcilerin zaferinin olası kurultay ve İzmir yansımaları da masaya yatırıldı.

AK PARTİ BÜYÜK KONGRESİ VE YENİ ÜST YÖNETİM

AK Parti’de üst yönetimde büyük değişiklik yaşanan ve Cumhurbaşkanı ve Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yeni ‘A Takımı’nın da belirlendiği kongreyi ve İzmir yansımalarını değerlendiren Gazeteci Onur Çakır, “Hamza Dağ’ın A Takımı’nda yeniden görev alacağını geride kalan hafta net bir şekilde söylemiştim. Kongreye ilginç bir bakış oldu. İzmir özelinde şunu söylediler: Binali Yıldırım’ı kadro dışı bırakmak için kongre düzenlemişler. Tabi biraz espriyle karışık söylediler. Kongreden 1 gün önce Yıldırım’ın listede olduğu net bir şekilde söyleniyordu ama kongre günü hepimiz şaşırdık” diye konuştu.

AK Parti’de yeni Merkez Karar ve Yönetim Kurulu’nun İzmir cephesini de değerlendiren Çakır, “Dilek Yıldız Büyükdağ’ın üst yönetime girmesi benim için çok sürpriz oldu. AK Parti’de kadın kolları başkanlarına üst yönetimde yer verme geleneği ve AK Parti’de kadın kolları gerçekten çok iyi çalışıyor. Dilek Hanım da milletvekilliği aday listede arka sıralarda olmasına rağmen seçim döneminde de çok çalıştı. Kendisinin MKYK’ya girmesinde 1 numaralı etkili isim Hamza Dağ… Mehmet Kasapoğlu ve Bilal Saygılı’nın da etkisi var. Hamza Bey 2011’den beri hem İzmir hem de Genel Merkez siyaseti yapıyor. MKYK listesinde de ciddi etkisi var” diye konuştu.

“BENCE YAVAŞ YAVAŞ SAHNEDEN ÇEKİLİYOR”

Yıldırım noktasında değerlendirmede bulunan Gazeteci Sercan Avcı ise, “Ben şaşırmadım açıkçası… Ben Binali Yıldırım’ın son yıllarda kendisini siyasetten biraz çektiğini düşünüyorum. Parti içinde sürpriz olarak yorumlamayan insanlara da denk geldim. Sürekli olarak yönetimini yenileyen, yenileşmeye çalışan bir partide Yıldırım’ın liste dışı bırakmış olması normal. ‘Liste dışı kaldı’ demek de doğru değil bence kendi de yavaş yavaş siyaset sahnesinden çekiliyor. Etkisi devam ediyordur muhakkak ama İstanbul’daki seçimi iki kez kaybettikten sonra benim gözlemlediğim bu” dedi.

'DAĞ DÖNEMİ BİTTİ' YORUMLARI ÇÖPE GİTTİ

Avcı Dağ'ın yeniden MKYK ve A Takımı'nda yer almasını "3 dönem kuralına takıldıktan sonra vekil olamamıştı. Parti içinde 'Dağ dönemi bitti' yorumu yapanların bu düşüncesi çöpe gitti. Büyükşehir adaylığı için önemli bir virajı döndü ancak görevi öylesine önemli ki... Partideki göreviyle birlikte Büyükşehir adaylığı zor bir süreç" dedi. Avcı, MKYK listesinde ve yedeklerde Dağ'ın etkisinin gözardı edilmemesi gerektiğini de belirtti. 

Avcı, Dilek Yıldız Büyükdağ’ın üst yönetime girmesinin teşkilat içinde "Sürpriz oldu ama haketti" şeklinde yorumlandığını aktardı. 

“BEN DE ŞAŞIRANLARDANIM”

Gazeteci Mustafa Akbaş ise, “Ben Yıldırım’ın kendisinin çekildiğine inanmıyorum hatta parti içi kulislerden benim duyduğum daha da fazla etkin olmak için çalıştığı… O nedenle ben de çok şaşıranlardanım. Ama yaptığın tespit de çok doğru, seçim mağlubiyetleri bir ağırlık getiriyor” diye konuştu.

“BU GÖREVDE OLMASI HAMZA DAĞ’IN ADAYLIĞINI GÜÇLÜ KILAR”

Binali Yıldırım konusunda yorumlarına devam eden Gazeteci Çakır, “Kongreden 1 gün önceye kadar kendisi listede. Benim duyduğum İsmet Yılmaz ve Mustafa Şentop ile birlikte Yıldırım da son akşam listede varlar. Kulis bilgi şudur ki, Sayın Cumhurbaşkanı kongreden önce parti genel merkezine gidince kendisine ‘Bu 3 ismin listede olması değişim mesajını zedeleyebilir. Kendilerine yüksek istişare kurulu gibi bir yerde yer verseniz nasıl olur?’ önerisi getiriliyor ve Sayın Cumhurbaşkanı da buna sıcak bakıyor. Ben özellikle kendisinin moralinin nasıl olduğunu sordum. Kimilerine göre çok büyük sürpriz. Bana göre de öyle. Genel Başkanvekili olarak yer alması gerekiyordu. CHP’de böyle bir şey olsa çok büyük bir reaksiyon gösterilebilirdi ama AK Parti’de pek ses getirmiyor. Bence AK Parti’de sürekli değişim olması da bunun sebeplerinden biri. Hamza Dağ’ın yeniden Tanıtım ve Medyadan Sorumlu olması çok önemli, partinin en önemli görevlerinden biri… Demek ki işini çok yaptı ki Sayın Cumhurbaşkanı yeniden bu görevi verdi. Parti içinde Hamza Bey’in İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı olacağını düşünenler yeniden göreve gelmeyeceğini düşünmüş ama benim fikrim Genel Başkan Yardımcısı sıfatıyla aday olması O’nu daha güçlü kılar. Partinin yeniden seçim kampanyasını yürütecek olması nedeniyle İzmir Büyükşehir Belediyesi adayı olamayacağını düşünenler var, ben de tam tersini düşünüyorum. Aday olursa istifası yasal zorunluluk değil. Eskiden AK Parti’de böyle bir gelenek varmış ama 2019 yılında Mehmet Özhaseki ile bozulmuş. Özhaseki o dönem hem yerel yönetimlerden sorumlu genel başkan yardımcısı hem de Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı adayı… Yine Hamza Dağ’ın yakın çevresinden edindiğim bilgi de Büyükşehir Belediye Başkanı adaylığına kilitlenmiş durumda…” diye konuştu.

“AK PARTİ CHP’NİN HAMLESİNİ BEKLİYOR”

Hamza Dağ’ın özelinden genel bir AK Parti/İzmir Büyükşehir adayı değerlendirmesi yapan Gazeteci Akbaş, “AK Parti CHP’nin adayının netleşmesini bekliyor. CHP’nin adayı belli olunca ya sağ cebindekini ya sol cebindekini çıkaracak. Hamza Bey de o isimler arasında… Dolayısıyla CHP’nin hamlesini bekliyor. AK Parti’nin bir zaman handikabı da yok çünkü elinde inanılmaz güçlü bir medya aygıtı var. Bunu şunun için söylüyorum önceki seçimdeki gibi rahatça adayını açıklayamaz. Çünkü o zaman kaybedecekleri belliydi ama bu kez iş farklı. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinden sonra toplumun muhalif kesimlerinde ciddi bir kırılma var. Sandığa gidişte düşüş yaşanacağı hesaplanıyor. Bu belki de AK Parti’nin İzmir’i kazanma noktasına belki de en yakın olacağı seçim olacak. Bu nedenle de ince eleyip sık dokumasına neden olacak” ifadelerini kullandı.

AK PARTİ’DEN İZMİR ANKETİ: O İSİMLER VAR

Çakır, AK Parti/İzmir Büyükşehir adayı konusunda, “İzlenimim 2018 yılında yılında olduğu gibi AK Parti’nin İzmir adayını Kasım ya da en geç Aralık’ta açıklayacağı yönünde… Önce Büyükşehir açıklanacak ardından ilçeler açıklanacak. AK Parti’nin İzmir özelinde bir anket çalışması da yaptırdığını da öğrendim. İsimler soruluyor, öğrendiklerim Mehmet Kasapoğlu, Hamza Dağ ve Mahmut Özgener… Bugün itibariyle adı öne çıkan bir kadın aday yok” dedi.

İzmir Ticaret Odası Başkanı Mahmut Özgener özelinde bir parantez açan Avcı da, “Ben o istememe durumunun bu dönem bir perdeleme olduğunu düşünüyorum. Çok özel sohbetlerde adaylığa daha sıcak olduğu noktasında bilgilerim var” dedi.

CHP’DE 8 İLÇE HAZIRLIĞI… AK PARTİ’DE HANGİ BAŞKANLAR DEVAM EDER?

Programda gündeme CHP’nin İzmir’de iktidar olmadığı 8 ilçe ekseninde 2024 kulisleri ve değerlendirmeleriyle devam ederken, konu hakkında ilk sözü alan Akbaş, Büyükşehir Başkanvekili Mustafa Özuslu’nun Bergama adaylığı iddiasını, “Başkanvekili Özuslu uzun zamandır istiyor Bergama’yı… Hatta elinin daha güçlü olduğu dönemlerde Karşıyaka’yı istediğini hepimiz biliyoruz” dedi.

Avcı, “CHP’de iktidar olunmayan 8 ilçede adayların daha önceden açıklanması için bir hamle gündemde… CHP İl Başkanı Şenol Aslanoğlu’nun da bu yönde bir anket çalışması başlattığını öğrendim. 8 ilçeye ciddi kafa yoruyorlar” bilgisini verirken, Çakır da ‘AK Parti’nin mevcut başkanları devam eder mi?’ sorusuna, “Yüzde 1 milyon devam edecek bir isim var. Menemen Belediye Başkanvekili Aydın Pehlivan. Kiraz Belediye Başkanı Saliha Özçınar da devam eder. Aksini kimse söylemiyor. Bergama Belediye Başkanı Hakan Koştu’nun da yeniden aday gösterileceğini düşünüyorum. Kınık Belediye Başkanı Sadık Doğruer bence kendi istediği sürece aday olur. Bayındır Belediye Başkanı Uğur Demirezen’in de her ne olursa olsun devam edeceğini düşünüyorum. Demirezen’in seçimde bir handikapı AK Parti iktidarının ilçe yetirince yatırım yapmamış olması olacak” diye konuştu.

“ACAR CHP’NİN ANKETLERİNDE HEP İLK 3’TE”

Avcı, “Bu noktada Aliağa özelinde bir bilgi paylaşayım. Aliağa Belediye Başkanı Serkan Acar CHP’nin yaptırdığı tüm en başarılı başkan anketlerinde ilk 3’te çıkıyor, hatta birinci çıktığı anketler de var” eklemesini yaptı.

AKBAŞ’TAN ‘ŞAHİN’ YORUMU

8 ilçe özelinde CHP açısından değerlendirme yapan Akbaş, “CHP İl Başkanlığı da zorlanacağı görüyor ki önce ince eleyip sık dokuyarak bu ilçelerin adaylarını belirlemek istiyor. Bir an önce sahaya çıkılsın istiyor. Tabi ki ortada bir kurultay var. Kurultay sonrasında bu adaylıklar noktasında İl Başkanlığının ne kadar etkili olabileceği de ayrı bir konu ama… Cumhurbaşkanlığı seçim sonuçları da 8 ilçedeki riski gösteriyor aslında… Menemen özelinde de Tahir Şahin’in dönüşü var. Tabi ki Genel Merkez belirleyici olacak ama Tahir Şahin de bir selam vermek için geri dönmemiştir herhalde… Ya aday olacak ya aday adayı olacak. Bir şekilde zorlayacak. Aday olmazsa tüm enerjisini seçim için harcamayabilir. Bu da CHP açısından sıkıntı olabilir” diye konuştu.

O İLÇELER CHP’Yİ ZORLAYACAK!

Avcı, Akbaş ve Çakır CHP’nin 8 ilçeden aday belirleme noktasında en çok Urla ve Menemen, seçim kazanma noktasında da Aliağa’da zorlanacağı konusunda ortak görüş dile getirdi.  

İSTANBUL KONGRESİ VE İZMİR YANSIMALARI

Programda son bölüm ‘mini kurultay’ olarak değerlendirilen CHP İstanbul Kongresi ve kongrenin yansımaları masaya yatırıldı.

“ARTIK KURULTAYIN ORTADA GEÇECEĞİ KONUŞULUYOR”

Akbaş, “Kongre öncesinde Erdoğan Toprak ve ekibinin Cemal Canpolat’a destek vereceği bu gelişmeyle birlikte de Canpolat’ın seçimi kolay kazanacağı yönünde bir değerlendirme yapmıştık. Ama bu değerlendirmeyi yaptıktan bir gün sonra Erdoğan Toprak saf değiştirdi. ‘İstanbul’da değişimcilerin adayı Özgür Çevik’i destekleyeceğim, kurultayda Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nu destekleyeceğim’ dedi. Kendisi de çok belirleyici bir aktördü ve böyle yapınca ibre bir anda döndü. Canpolat ekibi kurultay öncesi rehavetten ötürü de listeleri çok kötü hazırlamışlar. Bunun da etkisi var. Konuşması da üstüne tuz biber oldu. Kurultay öncesinde de ‘Kemal Kılıçdaroğlu’nu eleştirmek Mustafa Kemal Atatürk’ü eleştirmektir’ gibi bir laf etmiş, sadece delegeleri değil CHP’lilerin büyük kısmını iğreti etmişti. Belli bir rahatlıkta gitti bedelini de kaybederek ödedi. Özgür Çevik’in İstanbul İl Başkanı olduğu seçim sonunda değişimciler çok mutlu… Kurultayın artık çok ortada geçeceği konuşuluyor” dedi.  

“KILIÇDAROĞLU KAZANACAK AMA EN BÜYÜK KAVGA PM SEÇİMİNDE YAŞANACAK”

Çakır ise CHP İstanbul Kongresi değerlendirmesinde, “Kongre sabahı bir tweet gördüm, Özgür Çevik 40 delege önde diye. Şaşırdım bu kadar nasıl bilinir diye? Gerçekten buradan alkışlıyorum kim attıysa o tweeti 32 oy farkla bitti. Özgür Çevik’in kazanması değişimcileri moral ve motivasyon açısından farklı bir noktaya taşıdı. Değişimi savunanlar İstanbul’daki 196 delegenin çok büyük kısmının kurultayda oyunu Özgür Özel’e atacağını söylüyorlar. Ama bana söylenenlere göre Kılıçdaroğlu’na da yarı yarıya oy çıkacak. Ne olursa olsun kurultayın Kemal Kılıçdaroğlu açısından pek de toz pembe geçmeyeceğini düşünüyorum. Bence her ne olursa olsun seçimi kazanacak ama kurultayda en büyük çekişme, kavga parti meclisi seçiminde yaşanacak” diye konuştu.

“İSTANBUL KONGRESİ SONRASI 3 ÇARPICI İDDİA VAR”

Avcı da, “İstanbul Kongresi mini bir kurultay havasındaydı… Her anında çok büyük bir heyecan yaşandı. Özgür Çevik ile birlikte kazananlar Ekrem İmamoğlu, Erdoğan Toprak, en büyük kaybedenler de Kılıçdaroğlu’nun da taraf olduğu söylense de Oğuz Kaan Salıcı, Canan Kaftancıoğlu ve Zeynel Emre… Değişimciler çok mutlu. Bu hafta yapılacak kongrelerle birlikte 500-600 delegeye ulaşacaklarını savunuyorlar. Kılıçdaroğlu cephesi ise epey bir önde olduğunu ve 196 İstanbul delegesinin blok olmadığı ve yarısının Genel Başkana oy atacağını söylüyor. İstanbul Kongresi sonra 3 tane iddia var. İmamoğlu’nun da aday olabileceğini savunanlar var, ikinci iddia da süreçte anlaşılıp Kılıçdaroğlu’nun tek aday olarak gireceği yönünde. Üçüncü iddia ise Kılıçdaroğlu’nun aday olmayabileceği ve başka bir ismi çıkarabileceği” ifadelerini kullandı.

“İMAMOĞLU ADAY OLMAZ AMA…”

İddiaları değerlendiren Akbaş, “İmamoğlu’nun aday olmasına ihtimal vermiyorum ama Kılıçdaroğlu’nun İstanbul Kongresi’nden sonra adaylığını geri çekebileceği Ankara kulislerinde konuşuluyor. Liman dediği belki de kurultaydır. Ama şu da bir olasılık, değişimciler gücünü gösterdiği ölçüde pazarlık masasına oturur ve Genel Başkana şu söylenebilir: Tamam gir ama parti meclisinde bizim ağırlığımız şu noktada olacak ve belediye başkanı aday belirleme noktasında da İzmir’de, Ankara’da, İstanbul’da şu-bu yerleri biz belirleyeceğiz… Böyle bir pazarlık olur ve uzlaşı çıkarsa tek listeyle gidilebilir” mesajlarını verdi.

“KURULTAY DELEGELERİNE BİRE BİR MARKAJ VAR”

İstanbul Kongresi’ni İzmir cephesinden değerlendiren Çakır, “İzmir’de kurultayda Özgür Özel’i destekleyeceğini açıklayan 2 kurultay delegesi var. Biri İzmir Milletvekili Murat Bakan diğeri de Karşıyaka Belediye Başkanı Cemil Tugay. Değişimcilerde şöyle bir hava oluştu: İstanbul Kongresi’ni kazandık artık yapılacak kongreleri de yapılan yerleri de etkileyecek. İzmir için dedikodular var. Kimi 15’i kimi 20’si imzasını geri çekecek diyor. Ben İzmir’de en başından beri siyasetin doğal akışı gereği yüzde 10 fire olacağını düşünüyorum. Yüzde 20 kayıp çok büyük bir kayıp olur. Olur mu? İstanbul Kongresi herkesin kafasını karıştırdı. Herkes ‘Ne oluyor?’ der halde… Şunu da söyleyeyim kurultay delegelerine bire bir markaj var. Herkes bir telefon trafiğinde…  Ben bunun artarak devam edeceğini düşünüyorum” diye konuştu.

“CHP’DE BİR KORKU SARMALI VAR. HERKES KAZANANA OYNAMAK İSTİYOR”

Akbaş da aynı parantezde yaptığı değerlendirmede şunları kaydetti:

Borsa tabiriyle İzmir bu konuda terste kaldı. Hiçbir şekilde İstanbul’da değişimcilerin bu kadar güçlü şekilde çıkacağına ihtimal vermiyorlardı. Bu nedenle hepsi bir törensel halle Genel Başkan Kılıçdaroğlu’na desteklerini açıklama yarışına girdiler. Aslında İl Başkanlığı da bu işi biraz alevlendirdi. Bu çıkan sonuç herkesi bir sarstı. Bence herkes çok şaşırdı. Ama maalesef CHP’de bir takım şeyler düzgün gitmiyor. Türkiye’de korkunç bir durum var. İnsanlar şikayet ettikleri şeyleri çok açıkça söyleyemiyor. Ama bu korku iklimi CHP’de de var. Artık bu Kılıçdaroğlu’nun yönetim tarzından da yoksa geçmişin iş tutuşundan mı bilemiyorum. İlçe başkanı il başkanından korkuyor, il başkanı genel merkezden korkuyor, delege belediye başkanından korkuyor, belediye başkanı genel başkandan korkuyor. Böyle bir korku sarmalı. Böyle olunca da insanlar söylemek istediğini söyleyemiyor, herkes kazanana oynamak istiyor. Ama bu İstanbul Kongresi tüm bu algıları değiştirdi. Bence bu içeride bir kaynama yaratacak. Ama kurultayda en önemli seçim parti meclisi seçimi olacak. Değişimcilerin kaybetse bile parti meclisinde büyük bir güç olacağı görülüyor.

“55 DELEGENİN İMZASI ŞİMDİ ÇOK DAHA DEĞERLİ OLDU”

Avcı, “İstanbul Kongresi’nde Canan Kaftancıoğlu ve Oğuz Kaan Salıcı kaybedenler arasında yer aldı. Bu 2 kişinin İzmir’de birlikte siyaset yaptıkları isimlere bakmak lazım. Şenol Aslanoğlu’nun il başkanlığına devam etmesini dışarıdan en çok destekleyen 2 aktör bu isim. Bence bu kayıp Büyükşehir cephesi ve Şenol Bey’e eksi yazdı ama kazandıkları bir şey de oldu. 55 delegenin imzası daha değerli bir hale geldi. İstanbul'un 196 imzasınının yanında İzmir'in 55 imzası çok değerli durmayacaktı ama artık çok değerli… İstanbul'u değişim destekli aktörlerin ağırlığı kazandı. İzmir'de ise 'Kılıçdaroğlu' diyenler... Bence bundan sonra en büyük uğraş Soyer ve Aslanoğlu cephesinde bu 55 delegeyi bir arada tutmak için olacak. İstanbul Kongresi’nin İzmir’de en mutlu ettiği insanlar İzmir Milletvekili Murat Bakan ve Karşıyaka Belediye Başkanı Cemil Tugay… Kurultayda eğer değişimciler kazanırsa ve genel başkan değişirse Murat Bakan potansiyel Büyükşehir Belediye Başkan adayı… Bir kulis bilgisi daha Selin Sayek Böke de değişimcilerin Büyükşehir adaylarından olur. Genel Başkan değişirse Tunç Soyer adaylık noktasında sıkıntı yaşar orada da bu isimler öne çıkar. Genel Başkan değişmezse Soyer için garanti diyemeyiz ama birinci şanslı isim olur. Genel Başkanın devam ettiğini düşünürsek Tunç Soyer’in İzmir’de bir rakibi yok. İzmir'de ilçelerde öne çıkan bir rakibi olmadığı için Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Akın için Büyükşehir iddiası var. Karşıyaka Belediye Başkanı Cemil Tugay için bir parantez açayım. 4.5 yıldır yapamadığı/yapmadığı siyasi PR’ı 15 günde yaptı. İstanbul kongresinde İzmir'den gelenlere Tugay'ı sormuşlar... Kendince doğru bir strateji izledi.” yorumunda bulundu.