İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin İzQ Girişimcilik ve İnovasyon Merkezi işbirliği ve Genç Başarı Eğitim Vakfı’nın desteğiyle düzenlediği “İzmir’de Su Ideathonu” adlı fikir maratonunda dereceye giren gruplar ödüllerini aldı. Tarımda su kullanımı, evsel kullanım ve iklim değişikliğine uyum alt başlıklarında yapılan üç günlük maratonda “Algae Biodiesel” takımı birinci, “Lorax” takımı ikinci, “Tulumbacılar” grubu üçüncü oldu.
Çevrim içi yapılan ödül töreninde konuşan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, “Suyumuzu korumak ve sürdürülebilirliğini sağlamak amacıyla su kullanımına yönelik sorun alanlarına yönelik yaratıcı fikirlerin üretildiği Su Ideathonu maratonunun sonuna geldik. Su Ideathonu’nda uzman mentorlarımız eşliğinde katılımcı gruplar yaratıcılık, takım çalışması, iletişim ve girişimcilik özelliklerini ortaya çıkararak çözüm önerilerini sundu. Geleceğimizi korumak adına yapılan bu yarışmada böyle yaşamsal bir konuyla ilgili proje üreten tüm takımlara teşekkürü bir borç biliyorum” dedi.
“Yanlış ürün deseni kuraklık ve yoksulluk tohumları serpiyor”
Başkan Soyer, Türkiye’de son 60 yılda Marmara Denizi’nden daha büyük sulak alanın kurutulduğunu belirterek “Doğal karakterini koruyan, sağlıklı ve özgürce akan nehir ekosistemi neredeyse hiç kalmadı. Yer altı sularımız yüzlerce metre derinlere çekildi. Ülkemiz susuzluk ve kuraklık nedir bilmezken bereketli topraklarımız, kuraklık ve susuzlukla acı bir biçimde karşılaşmaya başladı. Tüm bunların faturası son yıllarda etkileri giderek derinleşen iklim krizine kesilse de, bilim insanlarının araştırmaları sorunun sadece bununla sınırlı olmadığını gösteriyor. Ülkemizin ve şehrimizin bugün kuraklık ve susuzluğa mahkûm olmasının sebebi, suyumuzun yarım asrı aşkın süredir yanlış yönetilmesi. Özellikle de tarımda yapılan su israfı. Öyle ki 2019 verilerine göre ülkemizdeki su kaynaklarının yüzde 77’si, tarımsal sulamada kullanılıyor. Çağdaş yöntemlerle yapılan tarımsal ürün modelleri, bu miktarın en azından yarısını hiç kullanmadan çok daha yüksek tarımsal gelir elde edebileceğimizi gösteriyor. Hal böyleyken, ülkemizdeki yanlış ürün deseni bereketten ziyade, yazık ki kuraklık ve yoksulluk tohumları serpiyor” şeklinde konuştu.
Kuraklıkla mücadelede İzmir Tarımı
Soyer, İzmir’de “Başka Bir Tarım Mümkün” vizyonuyla bu durumu tersine çevirmeye, çok güçlü bir tarım ekonomisi geliştirmeye başladıklarını vurgulayarak “Kuraklık ve yoksullukla mücadeleyi iki odak noktası olarak aldığımız İzmir Tarımı’nda başta üreticilerimiz olmak üzere tarım sektörünün tüm paydaşlarıyla ortak hareket ederek tarımsal su kullanım oranını yarı yarıya düşürmek konusunda büyük bir çaba sarf ediyoruz. Bu şehrin yerel yönetimi olarak bir taraftan büyük bir kararlılık ile İzmir Tarımı’nı uygularken öte taraftan şehrimizin tüm kurumlarını, paydaşlarını, sivil toplumu ve tüm vatandaşlarımızı bu sürecin bir parçası haline getiriyoruz. Bugün bizleri buluşturan Su Ideathonu’nu böyle bir anlayışla; yerel yönetim, sivil toplum ve yurttaşlarımızın katılımını merkezine alan bir çalışma olarak planladık. Burada üretilen her bir fikir, her bir girişim yaşam kaynağı sularımızı korumak gayesiyle ortaya konmuş ve ortak aklın, birlikte hareket etme duygusunun yansımasıdır” dedi.
Farklı kentlerden katılım oldu
İzmir Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Özgener ise Su Ideathonu’nun girişimcilik ekosistemine katkı sağlayacak değerleri fikirlerin üretilmesini sağladığını belirterek, iklim değişikliği ve su kaynaklarının verimli kullanımıyla ilgili konuların tüm dünyanın gündeminde olduğunu vurguladı.
Genç Başarı Eğitim Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Çelik Ören ise “Çözüm getirilmezse olumsuz etkileri büyüyerek artacak olan ana kaynağımız su üzerine yapılan bu değerli çalışmanın bir parçası olmaktan mutluluk duyuyoruz. Bu çalışmanın İzmir’den doğup tüm ülkeye açılması, farklı kentlerden katılımcıların olması İzmir’in kapsayıcılığı ve bir girişimcilik merkezi olması hedefi açısından ayrıca önem arz ediyor” şeklinde konuştu.
Ödül alan projeler
Su Ideathonu kapsamında birinci olan gruba 20 bin, ikinci olan gruba 15 bin ve üçüncü olan gruba 10 bin lira ödül verildi.
Birinciliği alan “Algae Biodiesel” takımının projesi, evsel/endüstriyel atık suların mikrodalgalar yardımıyla arıtılarak bu atıklardan karbon negatif biyoyakıtlar üretilmesini kapsıyor. Proje, elde edilen suyun da tarımsal sulamada kullanılmasını öneriyor.
İkinciliği alan “Lorax” takımının projesi, ekosistemde 500 yılda kaybolan plastik şişelerin yerini alacak doğa dostu bir ürün öneriyor. Üç ayda kolaylıkla kaybolan biyobozunur şişe, ambalajın içerisinde bulunan tohumlar sayesinde toprakla buluştuğunda yeşeriyor.
Üçüncülüğü alan “Tulumbacılar” takımının projesinde ise Arduino sistemindeki nem sensörü anlık olarak tarla toprağındaki nem oranını ölçüyor ve çıkan sonuca göre damla sulama sistemini aktive ediyor. Toprakta istenilen sulama miktarı elde edildiğinde nem sensörü vasıtasıyla damla sulama sistemi kapatılıyor.
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |