İzmir’deki depremde hasar gören İzmir Halk Sağlığı Laboratuvarı ‘geçici olarak kapatıldı’. Buradaki personel ise ilçe sağlık müdürlüklerine gönderildi. Laboratuvarda içme-kullanma suları, kaynak suları, doğal mineralli suların, kaplıca suları, havuz suları, yüzme sularının gibi birçok su kaynağının analizleri yapılıyordu. Şimdi ildeki analizler Aydın ve Afyon’daki Halk Sağlığı Laboratuvarlarına gönderiliyor.
İzmir Tabip Odası Üyesi Dr. Ergün Demir, ANKA’ya yaptığı değerlendirmede, İzmir’deki laboratuvarın yeni binasına taşınmasını beklerken kapatıldığını öğrendiklerini aktararak, “Depremde binası hasar gören İzmir Halk Sağlığı Laboratuvarı halen boş bulunan İzmir Konak Doğumevi Binasına veya bugün İzmir İl Sağlık Müdürlüğü Halk Sağlığı Başkanlığı tarafından kullanılan kendi gerçek binasına taşınmadı ve yılların getirdiği birikimi göz ardı edilerek kapatıldı?” diye sordu.
Laboratuvara ilişkin iddialar olduğunu vurgulayan Demir, İzmir Halk Sağlığı Laboratuvarının tüm değerli cihazlarının İzmir’in Urla ilçesindeki bir depoya kaldırılacağının dile getirildiğini aktararak, şunları söyledi:
“Yoksa binadaki deprem hasarı bahane edilerek laboratuvarın tamamen kapatılması mı; amaçlanmaktadır? İzmir Halk Sağlığı Laboratuvarının yapmakla sorumlu olduğu klinik kan analizleri için bir süredir özel şirketlerden hizmet alınırken, şimdi de deprem sonrası su numuneleri ve diğer klinik dışı numuneler Aydın ve Afyon Halk Sağlığı Laboratuvarına gönderilmeye başlanmıştır. Bu durum süreklilik kazanacak mıdır? Kazandığı takdirde İzmir Halk Sağlığı Laboratuvarı’nın cihaz ve arşivi nereye taşınacaktır? Üstelik bu cihazların bir süre çalışmaması telafisi mümkün olmayan zararlara da yol açacaktır.”
‘YETKİLİ LABORATUVAR BULUNMUYOR’
Demir, şu an Sağlık Müdürlüğü Halk Sağlığı Başkanlığının kullandığı bina laboratuvar binası olarak yapıldığını hatırlatarak, “Laboratuvarın söz konusu binaya taşınması hep gündemde olmasına karşın bir türlü gerçekleşmedi. Sonuç olarak İzmir de halk sağlığına yönelik uzmanlık gerektiren birçok kimyasal ve mikrobiyolojik analizi akredite olarak su analizleri yapan yetkili laboratuvar bulunmuyor” diye konuştu.
Demir laboratuvarın bir an önce tekrar açılması gerektiğine dikkat çekerek, “Ayrıca alınan bu karar İzmirlileri içme ve kullanma suyundan yayılacak bir bulaşıcı hastalık tehdidine de açık hale getirmiştir” dedi.
‘HALK SAĞLIĞI LABORATUVARININ BİR AN ÖNCE AÇILMASI GEREKİYOR’
HASUDER Çevre Sağlığı Çalışma Grubu Yürütücüsü ve İzmir Tabip Odası Çevre Komisyonu Üyesi Dr. Ahmet Soysal ise Sağlık Bakanlığı’nın asli görevleri arasında yer alan ‘çevre sağlığını’ koruma yer aldığını hatırlatarak, “Bilindiği gibi sağlık bakanlığının çevre sağlığı anlamında en önemli göreve içme ve kullanma sularının analizlerini yapmak. Buna göre de belediyelerin içme suyu altyapılarını denetlemek. Şu anda kapatıldığına ve görev yapılmadığına göre İzmir’de şu anlar denetlenmiyor demektir. Halk sağlığı laboratuvarının bir an önce açılması gerekiyor” diye konuştu.
İzmir’deki suların başka illere gönderilmesiyle bilimsel bir sonuç elde edilemeyeceğini vurgulayan Soysal, “Mikrobiyolojik analizi belli saat içinde laboratuvara teslim etmeniz gerekir. Biz bu analizi başka ile gönderiyoruz demek ne kadar doğrudur. Buradan çıkan sonuç ne kadar güvenilir olacak” dedi.
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |