İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü önemli açıklamalarda bulundu

Korona virüsü tedbirleri nedeniyle 20 Haziran’a ertelenen Liseye Geçiş Sınavı (LGS) yaklaşıyor. Öğrenciler ve veliler sınav sürecini ve eylülde okullar açıldığında, onları nelerin beklediğini merak ediyor. İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü Levent Yazıcı pervinkaplan.com’un Instagram yayınında soruları yanıtladı.
Yazıcı İstanbul’da LGS’nin nasıl uygulanacağını, okullarda hijyenin ve sosyal mesafenin nasıl sağlanacağını anlattı.
Yazıcı’nın yanıtları şöyle:
İSTANBUL’UN ÖĞRENCİ SAYISI NEDİR?
İstanbul’da okul öncesinde 261 bin olmak üzere toplamda 3 milyon öğrencimiz var. Bunun 1 milyonu da ortaöğretim düzeyinde. İlkokulda 915 bin, ortaokulda da 770 bin öğrencimiz var. Bu öğrencilerin 2 milyon 570 bini resmi devlet okullarında, geriye kalan 431 bini de özel okullarımızda okuyor.
LGS KAÇ OKULDA YAPILACAK?
Şu anki hesaplarımıza göre salon sayımız 14 bin 654. Bunların içinde tek öğrencinin gireceği tek kişilik olanların sayısı da 4 bin 170 civarında. Evde, hastanede sınava girecek öğrencilerimiz de var. Şu anda aldığımız başvuru 55 dolayında. Sınav yapılacak okul sayısının 1150  tanesi devlet okulu. Devletin geriye kalan 561 tanesi de özel okul sınav okulu olarak belirlenmiş durumda.
HER ÖĞRENCİ KENDİ OKULUNDA MI SINAVA GİRECEK?
Biliyorsunuz yaşadığımız hem depremle ilgili olarak hem de bizim valiliğimiz proje koordinasyonumuzla birlikte binalarımızın güçlendirilmesi noktasında çalışmalarımız var. Bu çerçevede de bir bölüm okullarımız, bunun içinde ortaokullarımız da var, gerek büyük onarım ve yeniden yapılandırma anlamında, gerekse yıkılıp yeniden yapılacak olanlar kapsamındalar. Bu kapsamda yapılan 26 okulumuzda sınav yapılamayacağı netleşmiş durumda. Bunlarla ilgili de en yakında zaten taşındığı okulda veya aynı bahçedeki ilkokul veya ortaokulda yapılmış olacak sınavınız. Velilerimiz, öğrencilerimiz 12-13 Haziran gibi E-Okul’a girdiklerinde sınava girecekleri okulu görecekler. Bu birinci aşama. İkincisisi mevcut olan devam ettikleri okulda sınava girecekleri yerler okul bahçelerine asılacak. Üçüncü aşamada da ilçe müdürlüklerimiz tarafından bizzat bu öğrenci velilerimiz teker teker aranacak, görüşme yapıldığı kişi, saat belirlenmek suretiyle çocuğunuzun gireceği okul ve sınıf kendilerine aktarılacak.  Sınava girecekleri okul bilgileri e-okuldan görülecek olsa da biz yine de bunu velilerimize ulaştıracağız.
SINAV YAPILACAK OKULLARDA HANGİ HİJYEN HAZIRLIKLARI YAPILIYOR?
Öncelikle şunu belirtmek isterim, çocuklar bizim için ortak emanetimiz. Velilerimizin, öğretmenlerimizin, bizim sorumluluğunu birlikte üstlendiğimiz, bizim geleceğimiz çocuklarımız. Bu çerçevede tabii ki gerekse Bakanlığımızın Sağlık Bakanlığı’yla birlikte yürüttüğü çalışmalar, gerekse il valililiğimiz koordinasyonunda alınan kararlar var. Bu konuda verilen kararların hepsi üst düzeyde uygulanıyor. Bu çerçevede okullarımızın özellikle meslek okullarımızın ürettiği el hijyeniyle ilgili bütün araçların dağıtımları meslek okullarından bütün ilçe müdürlüklerimize yapıldı. İlçe müdürlüklerimiz kanalıyla okul müdürlüklerimize ihtiyaç oranında, ki Bakanlık bunların hepsinin ödeneklerini de gönderdi süratle. Bu gönderilen ödenekler aktarıldı, meslek okullaımızdan alımı yapıldı ve okullarımıza ulaştı. Bununla ilgili de güzel bir destek hizmetleri genel müdürlüğümüzün ve İstanbul ilimizin yine sağlık güvenliği uzmanlarımızla birlikte hazırladığımız okul hijyen kılavuzumuz var. Bu kılavuz adım adım, yol gösterici nitelikte.
OKULUN GİRİŞİNDEN BAŞLAYACAK
Bu çerçevede bütün okullarımız girişinden itibaren okul bahçesinden dış giriş kapısından başlayarak, gerekli dezenfekte çalışmaları bütün ortak kullanım alanlarına, okulun giriş merdivenlerinden, trabzanlarından başlamak suretiyle okulun ortak kullanım içeren bütün alanlardan nihayet öğrencinin sınava gireceği sıralar da dahil olmak üzere bütün temas edebileceği alanlarda üst düzeyde gerekli hijyen çalışmaları yapılacak. Bundan velilerimizin en ufak bir şekilde tereddüdü olmasın. Aslında Bakanlığımız öğrencimizin sağlığıyla ilgili tedbirleri sınavın öncesinden başlattı.
SINAVA GİRİŞ BELGELERİ SIRALARININ ÜZERİNDE OLACAK
Tüm öğrencilerimiz girecekmiş gibi bu sene sınav giriş belgeleri e-okul üzerinden hazırlandı, ve bunlar sınava gireceği sıranın üzerine hazır bir şekilde yapıştırılacak. Yine öğrencimizin sağlığı ve güvenliği açısından 15 yaş üstündeki öğrenciler için kimlikte fotoğraf da istenmedi. Yine Bakanlığımız hijyenle ilgili olarak gerekli önlemleri sağladı. Bunların tümü İstanbul’da da bu en üst düzeyde uygulanacak, bundan kimsenin şüphesi olmasın. Bu süreçte meslek okullarımız kara gün dostu oldular. Çok iyi bir üretimde bulundular. Bu öğrencilerin ürettikleri, sınava girecek öğrenciler için kullanılacak.
ÖĞRENCİ TEK VELİ İLE Mİ GELECEK?
Sayın Bakanımız da bunu çok net olarak paylaştı. Aslında her öğrencimiz bu yıl sağlık güvenliği nedeniyle kendi okulunda sınava girecek. Kendine özgü durumlar nedeniyle farklı yerlerde eğitime devam eden çocuklarımız da var ama ağırlıklı olarak çocuklarımız kendi bölgelerindeler. Bu çerçevede çocuklarımızın belki, ailesinin de uygun görmesi halinde okula yürüyerek de gelebileceğini değerlendiriyoruz. Ama ihtiyaç duyması halinde tabii ki velimiz çocuğunu da sınava getirecektir. Ama biz bu okula gelişin geleneksel ailece gelişten ziyade daha sade olması kanaatindeyiz ki, her okulumuz da aynı konumda değil. Okulun girişinde oluşabilecek yoğunluk, belki sokağa veya caddeye taşma, hepsi önemli etkenler. Zaten bahçeye normalde veliler alınmıyor, o yüzden bir velinin bırakıp eve dönmesinin uygun olacağı kanaatindeyim. Zaten çocuklarımız arada da dışşrıya çıkmayacaklar. Öğretmenlerimizin gözetimi içerisinde sınıfta, koridorda, kütüphanede, salonda ya da bahçede olacaklar. O yüzden hiçbir endişe taşımamalılar.
OKULUN KAPISINDAN SALONA NASIL ALINACAKLAR?
Yine bu seneye özgü olmak üzere, öğrencilerin birbirlerini de özledikleri için bahçede daha yakın temas içine girmeleri de söz konusu olabilir. Bunu da sınırlayacak şekilde ve çocuğumuzun sağlığını dikkate alarak çocuklarımızı bekletmeksizin belirlediğimiz sağlık koridorundan içeri almak istiyoruz. Sınav için 09.00’da gelecekler. Bu saatte sınıfta olacakları şekilde, okul bahçelerinde de çocukları minimize ederek bekletmek istiyoruz. Birer birer gerekli hiyen uygulamasından geçirdikten sonra içeri almak istiyoruz.
KAÇ MASKE DAĞITILACAK?
Okullarımıza yedek de olmak üzere ihtiyacın üzerinde, en az her okulumuzdaki öğrencilere gerekli iki tane olmak üzere göndereceğiz. Yani en az ikişer maske göndereceğiz. Yine ihtiyaç olması halinde düzgün kullanılmaması ya da çocuğumuzun, öğretmenimizin tekrar ihtiyaç duyması halinde kullanmak üzere yeterli olmak üzere, yine meslek liselerinde üretilen maskelerimizden okullarımıza yollayacağız.
SINAVDA ASKELERİNİ ÇIKARABİLECEKLER Mİ?
Öğrencilerimiz isterlerse sınavda maske ile kalabilir. Ama Sağlık Bakanımızın açıklamaları, Milli Eğitim Bakanlığımızın Bilim Kurulu’nun yaptığı açıklamalar ışığında yaptığı değerlendirmelerde de sınav içerisinde buna istinaden çocuğun maskesini çıkartabileceğine ilişkin bir değerlendirme yapıldı. Yani maskelerini çıkartarak sınava devam edecekleri sonucu çıkıyor. Yine de bununla ilgili Sağlık Bakanlığı ile Bilim Kurulu’nun açıklamalarını dinlemeye devam edeceğiz. Bunları da okullarımıza, çocuklarımıza, velilerimize duyuracağız. Ama şu anda kamuoyuyla birlikte değerlendirmemiz şekliyle sınavda maskenin çıkartılabileceğini söyleyebiliriz.
SOSYAL MESAFE KAÇ METRE OLACAK?
Bilim Kurulu’nun verdiği bilgiler dikkate alınarak, Milli Eğitim Bakanlığı’nın belirlediği çerçeveye göre bir sınıfta en fazla 20 öğrenci olacak şekilde değerlendirme yapıldı. Bu sayı sınıfların büyüklügüne göre değişecek. Burada öncelik öğrencinin sağlığını koruyacak mesafe. Sosyal mesafeyi tabii bizim belirleme yetkimiz yok, bu mesafeyi benim söylemem çok doğru değil ama normalde sınıflarımızı öğrenci sıralarıyla birlikte düşündüğünüz zaman 1-1,5 metre gibi bir mesafenin olacağı açık zaten. Bunun mutlaka korunması gerekeceği açık. Bizim sınıf büyüklüklerimiz buna yol veriyor. Bakanlığın koyduğu üst sınır 20. İlçe Komisyonları tarafından tek tek sınıflardaki sosyal mesafeler de değerlendiriliyor. Çalışmalar tek tek sınıf bazlı yapılıyor. Önümüzdeki hafta içinde bu sayılar belirlenmiş olacak. 10-20 aralığında öğrenci sayısı olacak.
SINAV KÜTÜPHANE, YEMEKHANELERDE YAPILIR MI?
Yemekhane, spor salonu, öğretmenler odası, kütüphane gibi alanlar da kullanılabilir. Ama çok ihtiyacımız olacağını da sanmıyorum. İlçe Bölge Sınav Yürütme Komisyonu’ndan bizzat tespitleri istememizin sebebi de bu. Yerinde tespitlerde bir sorun olursa, okulların laboratuvarı, sanat tasarım atölyesi gibi alanları da sınav şartlarına uygun hale getirilmek kaydıyla ki kullanılabilir. Bu koşullarda da sınavı rahatlıkla yapabiliriz.
ÖĞRETMENLER SINAVDA MASKELİ OLACAK MI?
Öğretmenlerimiz ve sınav görevlilerimiz sınav süresince maske takacak. Öğretmenlerimizi de minimize ediyoruz. Önceden okulda bulunması gereken sınav görevlisi ve asgari personel belirlenip onay alındıktan sonra okulda da bunları ilan edeceğiz. Sadece o personelimiz okulda bulunacak ve mutlaka sınav süresince de maske takacaklar. Biz sınava dahil olmasak da biz de maskemizi takacağız. Ben de okullara ziyarete gittiğimde maskemi takmış olarak gideceğim.
ÖĞRENCİLER YANLARINDA DEZENFEKTAN GETİRECEK Mİ?
Biz çocuklarımızı girişten itibaren bu hiyen işlemlerini uygulayarak sınıflara alacağız. Dezenfekteyi sağlayacak gerekli malzemeler her sınıfta hazır olacak. Öğrencimiz ihtiyaç duydukça onlara gerekli el dezenfektanı verilecek. Ama bazen, çok birseyseldir bu biliyorsunuz, eğer velimiz de bu şekilde isterse öğrencimiz yanında peçete ve küçük el dezenfaktanını da getirebilir diye değerlendiriyoruz. Kendi bireysel ihtiyacı ve güven hissiyatı doğrultusunda bunun bir engel teşkil edeceğini sanmıyorum.
BAHÇESİ KÜÇÜK OKULLARDA SOSYAL MESAFE NASIL SAĞLANACAK?
Öncelikle tüm kullanım alanlarında gerekli dezenfekte çalışması zaten yapılacak. Tuvalet gibi alanlarda kullanımda da yapılacak. Ama bu alanları öğrencilerin aynı anda kullanımı söz konusu olmayacak. Okuldaki tüm tuvaletlerin öğrenciler tarafından en asgari düzeyde kullanılması yine sınav gözetmen ve salon başkanları vasıtasıyla temin edilecek. Bunun için geçmiş yıllara oranla daha üst düzeyde de gözetmenlik görevleri yapılacak. Hatta her 5 salona 3 öğretmen gibi gözetmenlik görevleri verilecek. Bunun temel gerekçesi de aslında sınıf dışındaki hijyeni de sürekli kontrol altında tutmak. Öğrencilerimize bu konuda gerekli rehberliği girişten itibaren verilmesini sağlamak amacımız. Bu çerçevede velilerimizin içi çok rahat etsin. Öğretmenlerimiz bununla ilgili gerekli denetim ve rehberliği yapacaklar. Öğrencilerin molada mutlaka bahçede bulunmaları gerekmiyor. Bu biraz önce söylediğiniz koşullarla da bağlantılı. Diğer sosyal alanlar, bahçesi dar alanlarda bile olsa bütün alanlar açılacak öğrenciler için. Her alanda gözetmen olmak kaydıyla tüm sosyal alanlar kullanılabilecek, asgari sosyal mesafeler korunmak kaydıyla.
ÖĞRENCİLERİN MOLADA YEMEK İHTİYACI NASIL KARŞILANACAK?
Öncelikle sınav sabahı çocukların iyi bir kahvaltı yapması önemli. Bunun yanında bahsettiğiniz gibi şeker ya da benzer diyabet sorunu olan çocuklarımızın nasıl ilacını yanında taşıması ve kullanması gerekiyorsa, o da ilacını veya sağlığı, beslenmesi için gerekli olan şeyleri yanında getirecek. Okulların da öğrencilere de herhangi bir şey ikram etmesi söz konusu değil. Ama bu Türkiye genelinde bir konu olduğu için İstanbul düzeyinde bir yorum getirmemiz söz konusu değil.. Ama belirtildiği gibi rahatsızlığı olan çocuklarımız için gerekli önlemi velilerimiz rahatlıkla alabilecektir. Bakanlığımızın da bununla ilgili uygulama esaslarında genel olarak bununla ilgili bir değerlendirme yapabilir. Daha önce kantinler açıktı ama bu yıl değil. Bakanlığımız bu konuyu gündemine aldı ve çocuklarımızın sağlığı için hangisi daha doğru ve sağlıklıysa onunla ilgili bir değerlendirme yapılacak. Yani düzenlemyi bakanlığımız yapacak.
SINAVA KAÇ ÖĞRENCİ GİRECEK?
Geçen sene de 207 bin öğrencimiz mezun olmuştu. Bu sene 280 bin öğrencimiz mezun oluyor. Yüzde 35 daha fazla. Bunun nedeni de okula erken başladı bu öğrenciler. Ama ne kadarının sınava gireceğini göreceğiz.
OKULLARIN KONTENJANLARI NASIL ARTTI?
Hem sınavla hem sınavsız öğrenci alan okullarımızın kontenjanı bu yıl arttı. Bunların hepsi pandemi öncesinde belirlenmişti. Anadolu, fen ve sosyal bilimler liselerimizin kontenjanıyla ilgili hiçbir azalma olmayacak.Yaklaşık yine yüzde 20’yi aşacak şekilde kontenjanımız var, bununla ilgili herhangi bir sorun beklemiyoruz. Bu sene sınava girecek öğrencilerimizin de mağdur olmamaları koşuluyla, Anadolu, fen ve sosyal bilimler liselerinde de kontenjan artışları yapıldı. Sınavsız olan liselerimizde de yine aynı şekilde kontenjan artışı yapıldı.
SINAVDA KAÇ ÖĞRETMEN GÖREV ALACAK?
Sınav gözetmenliği konusunda yetersizlik olacağına ilişkin ne ilimiz ne Türkiye geneli için bir endişemiz yok. Bu yıl pandemi gibi bir nedenle geçen seneye göre ihtiyaç arttı. Bir kez sınava giren sayısı da arttı. Geçen sene yaklaşık 27 bin civarında öğretmen görevlendirmiştik. Bu sene 55 bin civarında öğretmene, sınav görevlisine ihtiyacımız var. Şu anda öğretmen başvuruları sürüyor. Bu yıl yedek gözetmen sayısı artacağı için sayı daha fazla. Bu çerçevede MEB başta olmak üzere diğer kamu kuruluşlarından önce lisans, sonra da ön lisans mezunlarını sınav için görevlendirmek mümkün. Ama sayımız bunun için yeterli olacak. Yine son aşamada ücretli öğretmenler var. Bu koşullarda baktığımızda eksik yok.
YKS İÇİN DE İHTİYAÇ VAR MI?
Aynı işlemi YKS için de yaparız. YKS’ye bizim mezun öğrencilerimiz oranında bakıyoruz. Bu sene mezun olan yaklaşık 160 bin oranında öğrencimiz mevcut. Ama daha önceki yıllarda mezun olmuş öğrencilerimiz de girecek. Bizim şu anda 165 bin 406 öğrencimiz mezun durumunda. O öğrencilerimiz var, bir de önceki yıllarda mezun olan öğrencilerimiz var. Ama diğer veriler, mutlaka ÖSYM tarafından değerlendiriliyor.
OKULUN ÖĞRETMENİ GÖREV ALACAK MI?
Tüm okullarda özel devlet sınav gözetmeni, sınav başkanı aynı okulun yöneticisi ve öğretmeni olmayacak. Başka okullardan gelecek.
EYLÜL’DE OKULLAR AÇILIRKEN NE ÖNLEMLER ALINIR?
Önümüzde bir yaz mevsimi var ve geri kalan salgını süreci çok önemli. Ama biz bunu en kötü senaryoya göre neler yapabileceğimiz konusunda aşamalandırıyoruz. Ama İstanbul özelinde baktığımızda, gerçekten İstanbul’da belli bölgelerde zorlandığımız alanlarımız var. Öğrenci sayılarımızın arttığı belli bölgelerimiz var, bunlarla ilgili ilimizde çok sayıda hem arsa üretimi hem yapım çalışmaları var. Bütün amacımız bununla ilgili olarak en temel düzeyde okullaşmayı, okul yapımlarını arttırmak. Eğer bize Bilim Kurulu tarafından o dönem koşulları tavsiyesiyle de yeni sınıflar edinme seçeneği üzerinde durmamız gerekebilecek. Ama bunların hepsi aşama aşama uyguladığımız çalışmalar. Bu çalışmalar için de  yurtlarımız davar.
40 KİŞİLİK SINIFLARDA NASIL SOSYAL MESAFE KORUNACAK?
Bu çalışma yapılırken pandemi salgını yoktu. Kontenjan belirlenirken Türkiye genelinde, bu sene özellikle 8. sınıftaki öğrenci sayısının fazlalığı dikkate alındı. Hemen bu seneye özgü sadece nisbi artış nedeniyle hemen büyük yatırımlar, diğer alanlara yapılabilecek yatırımların dışında hızla farklı bir çalışma yapılmasının yerine, okul bazlı olarak neler yapılabileceğiyle ilgili il düzeyinde çalışma yapıldı. Kontenjan artışı yapılırken, herhangi bir şekilde laboratuvarlardan ya da öğretmen odalarından bir kısıtlama yoluna gitmeden genel mevcut alanlarını doğru kullanmaya çalıştık. Okulların her biri kendi imkanlarını değerlendirip, kontenjan artırdı. Bu da öğrenci faydası ve öğretmenlerin en az etkileneceği şekilde yapıldı. Önümüzdeki sene öğrenci sayısı yaklaşık 220 – 225 bin aralığında olacak. Sonra aşamalı düşüyor. Sonraki sene 201 bin gibi. Planlamalar buna göre yapılmıştı ama pandemi ile birlikte hazırdaki tüm senaryomuzu yeni baştan yazıyoruz. Haziran’da çalışma tamamlanır.
EYLÜL AYINDAKİ EN OLUMSUZ SENARYO NEDİR?
Eylül ayında bizi bekleyebilecek olan en olumsuz senaryoya karşı, neler yapabileceğimiz konusunda Bakanlığımızın genel çerçevesi çok önemli. Buna göre öngörüler doğrultusunda planlamalar yapılıyor. Zaten valimiz, pandemi kurulumuz da bununla ilgili çalışıyor. Bilim Kurulu ve Sağlık Bakanlığı’nın değerlendirmeleri yol gösterici olacak. Ama şunu da unutmamak lazım, koşullar ne olursa olsun öncelikle çocuklarımızın, öğrencilerimizin sağlığı çok önemli. Bunun için diğer fedakarlıklar neyse onlar mutlaka yapılacak. Önlemler neyse, onlar mutlaka alınacak. Bu yönde zaten biliyorsunuz devletimizin çok yönlülük içerisinde uyguladığı kararlı bir politika var. Her kurumuyla kuruluşuyla çok iyi bir süreç yönetti, bu yüzden velilerimizin de hiçbir endiesi olmasın.
YATILI OKULLARDA KOĞUŞ SİSTEMDE NE ÖNLEM ALINACAK?
Biraz önce söylediğim gibi çalışmalarınız devam ediyor. Yatılı kontenjanlarıyla ilgili gerekli duyurular yapılacak. Ama biliyorsunuz ki sistemdeki değişiklik bize yüzde 90 oranında öğrenci zaten mahallen yerleşiyor. Yani bu çok önemli bir kere. Şimdi sadece sınavla öğrenci alan okul kapasitesi çalışmamız var. Belki Galatasaray Lisesi gibi kendine özgü okullarımız da var, yıllardır mevcut olan bir yapısı var. İstanbul Erkek Lisesi’nin bahçesinde çok güzel bir yurdumuz yapılıyor. Kabataş da restoreyle yapılan bir çalışma olduğu için tabii çok daha kontrollü bir şekilde yürüyor. Ama her okulumuza özgü, özellikle kullanılması gereken optimum kontenjan doğrultusunda, bütün okullarmızla tekrar bir çalışma yürütüyoruz. Her okulun kendine özgü genişleme alanlarını kontrol ediyoruz. Mesela geçende Beşiktaş’ta birkaç okulu gezdik yine, yani orada kullanılabilecek belli, başka alanlar da mevcut olmak üzere, o alanların da yurda dönüştürülmesi üzerinde çalışmalarımız var. Yani her okulu kendi içinde değerlendirip, öğrenci sağlığını merkeze alacak bir çözüm üzerinde çalışıyoruz. Öğrenci kontenanları bu noktada belirlenmeye çalışılıyor. Bunları da zaten önceden duyuracağız ki, velilerimiz de ona göre tercihlerini yapsınlar.
NAKİLLER NE ZAMAN AÇILACAK?
Şu anda Bakanlığımız onun üzerinde çalışmaları yapıyor. Haziran ayı sonu itibariyle zaten ders kesim işlemleri bitecek, sınıf atlatmalar da gerçekleşecek. Bu sene bu düzenleme çerçevesinde yapıldı. Temmuz ayında öğrencilerimizin bir üst sınava geçme işlemleriyle birlikte nakil işlemleri de akabinde açılmış olacak. Haziran sonu, Temmuz başı demek lazım. Temmuz’unn ilk 15 günü içerisinde gerekli çalışma yapılmış olacak.
TELAFİ EĞİTİMİ NE ZAMAN OLACAK?
Eylül ayı öngörülüyor. Aslında telafi süreciyle ilgili öğrencilerin hem uzaktan aldıkları eğitim, hem de mevcut olan, bir önceki yıldaki edindikleri davranış ve birikimlerle ilgili genel bir değerlendirmeden sonra öğrencilerin alacakları eğitimler devam edecek. Destek olarak da yine geçen yılda da sürdürmüş olduğumuz Destekleme Yetiştirme Kurslarımızda da sisteme bağlı olmak üzere yine destekleyici ve pekiştirici bir çalışma olacak. Bakanlığımız tüm iller düzeyinde çalışma yaptı. Yine bunların analizlerinin yapılmasıyla birlikte, 31 Ağustos, 1 Eylül’den itibaren telafi eğitimleri için gerekli çalışmalar yapılacak.
ÖZEL EĞİTİM MERKEZLERİ 15 HAZİRAN’DA AÇILIR MI?
Biz 3 yaşından itibaren bağımsız olarak öğrencilerimizi anaokuluna alıyoruz. Şu an onunla ilgili herhangi bir açıklama Bakanlığımızın bize yaptığı bilgilendirmede yok. Ama bizim zaten mevcut olan tüm okullarımızda anasınıflarımız ve bağımsız anaokullarımızda da 36 aylık çocuklarımız Eylül ayında başlayacak. Ama bu sene Bilim Kurulu ve Sağlık Bakanlığı’nın önerisiyle eğitim bitirildi ama, yaz için de bir çalışma yapıldığını düşünmüyorum.