Güçlü nesil için mutlu yuva şart!

Kültür ve Turizm Bakanlığınca “Çift olmaktan aile olmaya ve güçlü nesiller yetiştirmeye dair söyleşiler” konulu söyleşi, İzmir Resim ve Heykel Müzesinde gerçekleştirildi. Söyleşinin bu haftaki konuşmacısı, Duygudurum Vakfı (DUVAK) Başkanı ve Avrupa Nöropsikofarmakoloji Koleji Bipolar Network’ü Üyesi Prof. Dr. Ayşegül Yıldız Yavuz oldu. Katılımcı anne ve babalarla bir araya gelen Yıldız Yavuz, konuşmasının başlangıcında, toplumu derinden etkileyen ve endişelendiren akıl ve ahlak dışı yönelimlere, madde kullanımı ve şiddet eğilimine dikkat çekerek bunlardan kurtulmak için ilk iş olarak aile yapısının ele alınması gerektiğinin, yani yeni nesillerin yetişeceği toprağın iyileştirilmesi gerektiğinin altını çizdi.

MUTLU BİR YUVA İÇİN BEŞ ALTIN ANAHTAR

Yıldız Yavuz, güçlü, sağlıklı bir nesil için mutlu bir yuva gerektiğini ve böyle bir yuvanın da beş altın anahtarı olduğunu söyleyerek, “Ebeveynler için amaç, ortak hayat ve çocuklar için en iyisine ulaşmak olduğuna göre, ortak refah için, hedeflere en hızlı ulaşacak şekilde stratejik hareket etmek, yani en iyi rezervleri tek kimlik gibi yarışmadan kullanmak gerekir. O halde, ilk altın kural, en iyi rezervleri ortak katılımla, ancak tek kimlik gibi kullanmak yani takım olabilmektir. İkincisi ise aidiyet duygusu geliştirmek. Her insanın içinde kum, çakıl ve çamurla birlikte altın da vardır. Ben, sen kavgasındakiler çamuru, “Biz” diyen karşısındakinin içindeki altını görür. Bir durumla karşı karşıya kaldığınızda, nasıl o durumun sizde yaratacağı duyguyu tanır ve o duygu kötüyse yaşamaktan kaçınır, iyiye ulaşmanın yollarını ararsınız, işte aidiyet geliştirdiğiniz eşiniz için de aynısını yaparsınız.” dedi. Anne ve babanın, yaşamı paylaştıklarında iki kişilik dev bir ordu olduğuna, bu kapsamda üçüncü anahtarın eşit yük dağılımı olduğuna dikkat çeken Yıldız Yavuz, “Hayata dair tüm alanlardaki toplam yüklerin veya gerekliliklerin en az yüzde 50’sini en verimli şekilde, nasıl üstlenirim düşüncesiyle hareket edilmeli. Ancak, bu şekilde gönüller birbirinden razı olur ve birbirinden razı iki gönül, kalan zaman ve enerji ile birbirlerinin, evladın ve hayatın güzelliklerinin tadını çıkarabilir. Basit mantıkla yük fazla geldiğinde insan kaçar, güzellikler yani ödüller ile dengelendiğinde de yükler hafifler. O halde yükleri taşıtmak için değil, taşımak için anne babalar birbiriyle yarışmalı” diye konuştu. Yıldız Yavuz, mutlu bir yuva için dördüncü altın anahtarın, anne ve babaların, yaşama güzellikler katmak için birbirleriyle yarışması olduğunu, beşinci altın anahtarın ise karşılıklı anlayış ve sabırla aynı anda çıldırmamak olduğunu da sözlerine ekledi.

ÇOCUĞUN ANNE VE BABASINDAN BEKLEDİKLERİ ÇOK ÖNEMLİ

Prof. Dr. Yıldız Yavuz, yeni neslin, yani evlatların, mutlu ve güçlü olmak için anne ve babalarından beklentilerinin de çok önemli olduğunun altını çizerek, şöyle konuştu:

“Çocuklar, mutlu bir anne ve mutlu bir baba ister. Güvenli, istikrarlı bir yuva ister. Rol modeli olabilen doğru ve yanlış çizgileri değişmeden öğreten bir anne ve bir baba ister. Ailesi ile oynamak, birlikte gülmek ister. Evde herkesin kendi sorumluluklarını yerine getirmesini ister. Anne ve baba dışında o çatıya müdahale olmamasını ister. Kendi gelişimsel ihtiyaçlarına her boyutta öncelik verilmesini ister. Takıldığında arkasında durduklarını hissederek, onun başarmasına izin veren ebeveynler ister. Tartışmaları sırasında çocuklarının varlığını ve nasıl dehşete kapıldığını umursamayan anne baba istemez. Her tartışmada evi terk eden günlerce, haftalarca, aylarca eve gelmeyen anne ya da baba istemez. Çocuğun oyun ihtiyacını, birlikte gülme ihtiyacını akıl edemeyen ya da bunun için istikrarlı efor sarfetmeyen anne, baba istemez. Yükleri eşit paylaşmayarak istismar eden ya da edilen anne, baba istemez. Eğitimine, aktivite ve kurslarına, sosyalleşmesine zihin, zaman, bütçe ve emek ayırmayan anne, baba istemez. Rol modeli olmayan, doğru yanlış yorumları istikrarsız olan anne, baba da istemez.”

BAKANLIK ONAYLI SERTİFİKA PROGRAMLARI HAYATA GEÇİRİLMELİ

Prof. Dr. Yıldız Yavuz, tüm bunların ışığında, yeni kurulan yuvaların kalıcı, mutlu olmasında, ahlaki ve vicdani donanımları tam, kişilik organizasyonu aşamalarını sağlıklı şekilde tamamlamış üreten güçlü yeni nesillerin yetişmesinde oldukça etkili olacak ve dünyaya da örnek olabilecek bakanlık onaylı ‘evlilik’ ve ‘boşanma’ başlıklı sertifika programları olması gerektiğini dile getirdi. Üç günlük workshop tarzı bu eğitimlerin kişilerin kendi bireysel deneyimleri dışında okulu olmayan dünyadaki en riskli ancak halen en yaygın gönüllü organizasyonu olan evlilik kurumuna girmeden önce bir aydınlanma oluşturabileceğini ifade etti. Ayrıca, ‘boşanma’ başvurularının geçerli olabilmesi için yürürlüğe alınabilecek sertifika programlarının da benzer şekilde öfkenin veya kırgınlıkların doğru yönetilmesi ve sürecin evlada yansımalarının ele alınması adına çok faydalı olabileceğini vurguladı. Yıldız Yavuz, yeni yuva kuracak çiftlere, bakanlıkça, “Birey olmayı unutmadan çift olabilmek, ailenin maddi manevi varoluşu için akıllı kaynak yönetimi ve güç birleşimi, ebeveyn olmaya hazır olmak, evlat gözüyle anne baba rolleri, evliliği bir hazır yaşam veya maddi kazanç aracı olarak görmemek” gibi birçok başlıkta kısa süreli eğitimler verilip eğitimlerin sonunda verilecek sertifikayla anne ve babaların tam donanımlı hale getirilmesinin mümkün olabileceğini sözlerine ekledi.