Aziz Yıldırım'dan Ali Koç'a kurşun gibi sözler!

Fenerbahçe'nin eski başkanlarından Aziz Yıldırım, Çırağan Sarayı'nda düzenlediği basın toplantısında sarı lacivertli camianın gündemine dair çarpıcı açıklamalarda bulundu. 

Aziz Yıldırım ilk olarak Fenerbahçe başkanlığına aday olmayacağını söyledi. Yıldırım ayrıca, "Mahallede yönetim yapsan, bu kadar kötü yönetim olmaz. Fenerbahçe'nin geleceğini tehlikede gördüğüm için konuşacağım." dedi.

AZİZ YILDIRIM'IN AÇIKLAMALARI ŞU ŞEKİLDE:
3 yıl önce Ali Koç başkan seçildi. Biz de karar verdik. İyi zamanda da ses çıkmayacak, kötü zamanda da konuşmayacağız ki kulüp bundan etkilenmesin. Bizi tahrik ettiler. Neden konuşmuyorsunuz diye. Ben ve arkadaşlarımı bir yola sokmaya çalıştılar ama biz bu tuzağa düşmedik. Fenerbahçe yönetimine bir bahane olmaması için sustuk. Ben ve arkadaşlarımın verdiği söz bitmiştir. Fenerbahçe yönetiminin hatalarında kamuoyunu bilgilendireceğiz. 3 senedir enkaz edebiyatı konusu var. Biz çok kötü bir tablo aldık diyorlar. Böyle bir şey yok. Birazdan açıklayacağım hepsini. Neyin ne olduğunu hepimiz göreceğiz.

"GELDİKLERİ GÜNDEN BERİ AĞAÇ DİKTİLER Mİ?"
1998 yılında 1 oyla başkan seçildik. Geldiğim günden 20 yıl sonra bıraktığım Fenerbahçe arasında çok fark vardı. Geldiğimizde Dereağzı'nda bir çim saha vardı, başka bir şey yoktu. Tapulu malımız yoktu. 50 tane tapu aldık kulübe. Hepsi kulübün kasasında, suretleri burada. Parayı harcayalım, 1 kez daha şampiyon olalım demedik. Başkan Galatasaray'ın ve Beşiktaş'ın mal varlıkları bizden fazla diyor. Beşiktaş'ın neyi var? Stadı var, kamp tesisleri var. Bir de Beşiktaş'ta apartman var. Galatasaray'ın Florya'da yarısı devletin olan arsa, devletin yaptığı stat ve Selahattin Beyazıt'ın aldığı arsa var. Fenerbahçe'nin neyi olduğunu okuyacağım şimdi. Yeni yönetimin geldiğinden beri verdiği sözleri de okuyacağım. Geldiklerinden beri ağaç diktiler mi? Kulübün önüne bir bekçi kulübesi yaptılar.

"PAMUK PRENSES KÜME DÜŞÜYORDU"
Sayın Ali Koç, bu kulübe niye geldiğinin farkında değil. 16 bin üye onu niye seçti daha anlamamış. 16 bin kişi seni beyaz atlı prens diye seçti. Pamuk prensesi alıp uçuracaktın, Fenerbahçe küme düşüyordu küme. Son 3-4 maç kala küme düşmekten kurtulduk. 6., 7. olduk. Bu sene de 3. olduk. Ben şampiyonluk sözü vermedim diyor. Fenerbahçe yönetiminde olan herkes şampiyonluk sözü vermeye mecburdur. Şampiyon değilseniz başarılı değilsiniz.

"HAPİS Mİ YATTIN? PANDEMİDE BİR HAFTA EVDEN ÇIKMADI HERHALDE"
Bankalardan borç alarak stadımızı yaptık, Ülker Arena'yı yaptık, Samandıra, Dereağzı, kürek şubesi, masa tenisi şubesi, akademi tesisleri, sosyal tesisler, Fenerbahçe Koleji arazisinin bugünkü değeri 400 milyon TL, Faruk Ilgaz Tesisleri, Topuk Yaylası, Ataşehir'de villalar, Gebze'deki arazi, Fikirtepe tesisleri, ülkenin çeşitli yerlerinde araziler... Varlıklarımızın farkında değiller. Gidip görmediler ki. Görmek 10 gün sürer. Hep bir bahaneleri var. Enkaz aldık. Sayın Ali Şen'den başkanlığı aldığım zaman 'Borç 5.5 trilyon' deniliyordu gazete küpüründe. Ali Şen haysiyet divanından döndü, demiş üyelerimizden biri bir köşe yazısında. 5.5 trilyon o zamanki 27 milyon TL. Ben 3 senede çok sıkıntılar çektim diyor. Hapis mi yattın? Pandemide 1 hafta evden çıkmadı herhalde onu söylüyor.

"BEN ÇOK EZİYET ÇEKTİM"
Ali Koç'un bir sıkıntısı var. Aziz Yıldırım ve arkadaşlarından çekiniyor. Biz aday olduk seçilemedik ve kenara çekildik. Seçilseydik o şartlar neyse bizler de onu yaşayacaktık. Biz kaçmadık. Çok eziyet çektim, herkes bana saldırıyor diyor. Ben geldiğimdeki muhalefeti anlatayım size: Başkan oldum, Ali Sami Yen'de Galatasaray maçı var. Bir tek ben seçildim, diğer listeler hep muhalif. Devre arasında soyunma odasına indik. Vefa Bey'in ekibi soyunma odasında, biz ikimiz gariban duruyoruz. Futbolcular maç çıkışı Ali Şen'in evine gittiler. Ben böyle bir Fenerbahçe aldım. Her gün yazı yazıyorlardı. Pendik'e yenildik 2-1, bizi istifaya davet ettiler. Aldık kongre kararı, bir tanesi de aday olmadı devam ettik. 2001'de yine bıraktım şampiyon olduktan sonra. Evden bırakmamı istediler. İnsanlar yürüdü, geri döndük. 2006'da Denizli'yi yaşadık hep beraber. FETÖ operasyonları başladı. Yine bıraktık ama telefonlar şunlar bunlar geri döndük. Sonra 2011'de hapse gittik. Kendim için gittim hapse yattım çıktım. Orası çok güzeldi.

"ALİ KOÇ'UN İÇİNE AZİZ YILDIRIM VE ARKADAŞLARI KAÇMIŞ"
Ali Koç'un içine Aziz Yıldırım ve arkadaşları kaçmış. Bizi rakip görme. Bizi içnden at. Bizle rakip olman için 20 sene görevde kalman, şampiyonluklar yaşaman, stadı yıkıp yeniden yapman, salonu yıkıp yeniden yapman, tesisleri yıkıp yeniden yapman lazım. Sonra da gözümün üstünde kaşım yok deyip hapse gideceksin hapse. Sonra Aziz Yıldırım'a göstereceğiz diyeceksin. Bana kimse bir şey gösteremez. Ayıp denen bir şey var. Sustukça üzerimize geliyorsunuz. Ben Fenerbahçe'nin kendisiyim. Sustukça üzerimize geliyorsunuz. Beni yeniden soyundurmayın.

"150 MİLYON EURO SÖZ VERDİN, SÖZÜNÜ YERİNE GETİR"
Enkaz aldık, borç şu kadar diyorsunuz şu kadar. Benim ve arkadaşlarımın suistimali varsa gidip mahkemeye verin. Ben sizi mahkemeye vereceğim bunu bilin. Bu kutsal kürsüde verdiğiniz sözleri tutmadınız. Ben sana teklif yaptım, 150 milyon Euro ben vereceğim, 150 milyon Euro da sen ver. Futbolu sen, basketbolu ben idare edeyim dedim. Geldi 150+1 dedi. Etti 151 milyon Euro. Ben 1998-99'Da 30 milyon dolar nakit para verdim ve sildim. Kimseye de söylemedim maliyeden korkuyorum diye. Senin verdiğin para? 80 milyon Euro. 150 milyon Euro söz verdin. Sözünü yerine getir.

"YALAN SÖYLEME HUYUM YOK AMA BANA YALANCI DEDİ"
52 tane oyuncu aldın. Para yok, batmış bu kulüp. Sen 52 oyuncuyu nasıl aldın? 6 tane hoca aldın. Bunların bonservislerini nasıl verdin? SPK nerede? Yok ortada. Fenerbahçe'yi şikayet ediyor diyecekler şimdi. Evet ediyorum çünkü Fenerbahçe'nin nereye gittiğini kimse bilmiyor. 30 yaşından büyük oyuncu almayacağız dedi, herkes de inandı. 2 milyar TL borç gösteriyorlar, dağıttıkları kitapçıkta 4 milyar gözüküyor borç. 2 yılda buy kulübe 500 milyon dolar para girdi. Bu para ne oldu? 50 milyon Euro bizim arkadaşlarımın çalışmaları sonucu alınmış oyuncuların satışından alınan para. 25 milyon Euro sermaye arttırımı yaptılar. 25 milyon Euro benim devlete yalvar yakar çıkardığım kanun var. Vergi affı biz bırakmadan 1 yıl önce Sayın Cumhurbaşkanının katkılarıyla çıkardığı para. 50 milyon dolar da kendisi verdi. 50 milyon dolar da Yapı Kredi'den kulübü borçlandırdı. 2 sene stat full oynandı, VIP sattılar, locaları sattılar, iki senede1 00 milyon. Yayın gelirleri 35-40 olması gerekir ama fazla kazanamadık o yüzden toplamda 500milyon dolar kulübe gelir geldi. Atmıyorum, yalan söyleme huyum yok ama bana yalancı dedi. Pantolonunu çekti yukarı bana laf söyledi.

"TV'DEN GERİ ALIP BAKMIŞLAR..."
Sportif AŞ'de çekimser kalıp bizi ibra etmedi. Biz ibra edilmişken 2019'daki mali kongreye sanki ibra edilmemiş gibi koydular. Mektup yazıp gönderdim okudular mecburen. Biz ibra edilmemişken siz seçilemezsiniz. 1 yıllık yönetiminiz düşer. Yaptığınız her şey yanlış olur. TV'de geri alıp bakmışlar ki ibra edilmişiz.

"SENİ AFFETMEM BUNU BİL, SENİ BU SEYİRCİYLE GÖNDERECEĞİM"
Ondan sonra bize yalancı diyor. Ben hayatımda bilerek yalan söylemedim. Yalan söyleseydim hapis yatmazdım. Ben saygılıyım diyor. Ben zona hastalığımdan dolayı pantolonumun kayışını bağlayamıyorum. Seni affetmem bunu bil. Seni bu seyirciyle göndereceğim bunu bil. Bak Ali Koç, sen Koç'luğunu bil. Sen Rahmi Koç'un torunusun. Sana Darmstadt'tan gidip de Serdar almak yakışmaz. Bundan sonra sahnedeyim. Ben de arkadaşlarım da.
Bak sana söylüyorum. Real Madrid'de Ramos boşta, git Marcelo'yu al. Dzeko'yu al. Fenerbahçe'ye geçmişte kimler geldi bir bak. Alex, Anelka, Roberto Carlos... Anelka'yı Daum yedekte oturttu düşün nasıl işler yapmışız. Gidip Darmstadt'tan Serdar'ı alıyorsan bırak başkanlığı da başkası gelsin. Para yok diyorsan bırak kardeşim başkanlığı, parası olan gelir. Seni paran var diye seçti insanlar, para vermeyeceksen kimse seni seçmez.

"YANINDAKİLER ÇOK KONUŞUYOR, BAK ONLARI DUMAN EDERİM"
Bundan sonra söyleyeceğiniz her söze iki söz söylerim. Televizyonlardan ayrılmam. Sallamak kolay. Yanındakiler çok konuşuyor bak onları duman ederim. Ayıp.

"250 MİLYON DOLARLA İŞLER YAPACAKTIK AMA KISMET OLMADI"

3 Temmuz önemli. 3 Temmuz'dan 2 ay önceki mali kuruldaki tablomuzu açıklamışız. Bütçemizi 250 milyon dolara bağlamışız. Bu bütçeyle işler yapacaktık ama kısmet olmadı. 3 Temmuz'dan önce Murat Özaydınlı bana geldi, muhasip üyeydi. Hisse senetleri 1.8 doları buldu. Halka arz yapalım, 270 milyon dolar kulübe para gelecek. 150 milyon dolar borcumuz var. 100 milyon doları bankaya koyalım, 20 milyon dolarla da transfer yapalım dedi.

MURAT ÖZAYDINLI, MEHMET BERK'İN SÖZÜNÜ ANLATTI

Murat Özaydınlı: Sayın başkanın söylediği gibi bu hazırlıkları yaptık. Değerimiz 1,5 milyar dolardı. Borcumuz 150 milyon dolardan biraz daha düşüktü. %15 halka arz yaparsak çok ciddi gelirimiz olacaktı ama maalesef 3 Temmuz oldu. Ben gözaltındayken beni sorgulayan kaçak savcı Mehmet Berk, 'Biz bu operasyonu Eylül ayında yapsaydık siz halka arzı da yapmış olacaktınız. Ondan sonra da Fenerbahçe'yi kimse tutamayacaktı'

FORBES'UN AZİZ'İN MUCİZESİ BAŞLIĞI

2009 yılında dünyanın en çok gelir getiren kulüplerden 19. sıradaydık. 110 milyon dolarlık geliriyle bu listeye giren ilk Türk takımı oldu. Forbes Dergisi'ne 'Aziz'in mucizesi' başlığı atıldı.

"ALİ KOÇ 3 TEMMUZ'UN NERESİNDE?

Bu Ali Koç 3 Temmuz'un neresinde? Karar ver nerede olduğuna. Benin dava arkadaşlarım bana FETÖ'cü diyorlar diyor. Ona girersen önce Hakan Şükür'ün suçlamalarına cevap versin bize değil. Dava arkadaşlığı için eylem birliğinde olmalısınız. Biz hapis yattık. Bürosundaki arkadaşlar da bizimle beraber hapis yattı. 2012'de seçim var, biz hapisteyiz, sen yönetime bile girmedin, ayrıldın. Ben gittim bunların hepsinden şikayetçiyim dedim dilekçe vererek. 3 arkadaşımız da dilekçe verdi. 75 kişiye tamamlayacak kadar bu kumpas davasında karar çıktı. Bizdeen başka herkes seviniyor. O dava başka türlü bitseydi bizler uğraşacaktık. Herkes dünyayı kazandık diye seviniyor. Bir mahkeme yahu bu. Milleti kandırmayın. Biz olmasak dava olmaz. Bırakın bunun savunmasını biz yapalım. Aynı şekilde Fenerbahçe'nin hakları için açılacak davaların da bizim kontrolümüzde olması lazım. Her şeyi biz yaşadık. Dışarıdaki avukatlar bunları bilemez, biz yandık. Kimse bizim kadar bilemez. Bize sormadan hareket etmeyin. Yargıtay'daki dava devam ediyor. Sonra sıkıntı yaşarsınız.