Atatürk Havalimanı paramparça

İktidar, sadece 4 yıl önce dünyanın en iyi üçüncü havalimanı seçilen Atatürk Havalimanı’nı yıkıp yerine Millet Bahçesi yapmak için geçtiğimiz mayıs ayında düğmeye bastı, iş makineleri havalimanına girdi ve yıkım işlemi başladı. Tartışmalar arasında pistleri kırılmaya başlanan, kapalı kapılar ardında ihalesi yapılan Atatürk Havalimanı'nda 29 Mayıs'ta temsili fidan dikim töreni gerçekleştirilmişti.

Pistler yıkımdan önce bu haldeydi…

29 Mayıs'tan iki gün önce ise pistlerin olduğu bölgenin imar planı değiştirilmiş ve 500 hektarlık kısım “Millet Bahçesi” ve “Kentsel ve Bölgesel Sosyal Altyapı Alanı” olarak belirlenmişti.

2023 yılında hizmete alınacağı belirtilen ve yapım maliyeti 2 milyar 127 milyon lira olan millet bahçesi projesinin üstlenen müteahhit firma Yapı ve Yapı Atatürk Havalimanı apronunda çalışmalarını hızlandırdı.

Pistler günbegün paramparça ediliyor.

UÇAK PİSTİNİN YERİNE KAYKAY PİSTİ

İstanbul Millet Bahçesi proje için Atatürk Havalimanı’na 145 bin ağaç dikecek. 145 bin metrekarelik macera parkı, 650 metre uzunluğunda kaykay pisti, 28 bin kişiye hitap edebilecek etkinlik çayırı, çocuk oyun alanları planlandı. Millet bahçesinin içinde 18 bin kişiye ibadet imkânı sağlayacak cami yapılacak.

Pistleri kırılarak yerine ağaç dikilecek Atatürk Havalimanı’nın kapatılıp, onun yerine hizmete açılan İstanbul Havalimanı için milyonlarca ağaç feda edilmişti.

Kentin kuzeyinde büyük bir ekolojik yıkıma neden olan ve yeri çok tartışılan üçüncü havalimanı için ne kadar ağaç katledildiği ise tam olarak bilinmiyor.

MÜTEAAHİT ALDIĞI İHALELERLE DİKKAT ÇEKİYOR

İş makineleri ve kamyonlarla pistleri parçalamaya başlayan firmanın sahibi Zafer Yıldırım, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a yakınlığıyla tanınıyor.

Yapı ve Yapı şirketi son yıllarda kamudan aldığı ve toplamı milyarlarca lirayı bulan ihalelerle dikkat çekiyor. 21-B olarak bilinen “özel davet usulü” yöntemiyle çok sayıda kamu ihalesi alan firma 2019, 2020 ve 2021 yıllarında verilen kamu ihalelerinin toplamı 16 milyar 192 milyon lira oldu.

KAPATILMA GARANTİSİ VERİLMİŞTİ

SÖZCÜ, Millet Bahçesi'ne dönüştürülecek Atatürk Havalimanı'na, ‘nasıl ve neden' kıyıldığının belgesine ulaşmıştı. 5 Haziran 2022 günü gazetenin manşetinden yayımlanan belgede, İstanbul Havalimanı ihalesine katılan müteahhitlere Atatürk Havalimanı'nın tarifeli seferlere kapatılacağı açık ve net olarak yazıyordu.

Dönemin DHMİ Genel Müdürü Orhan Birdal ve yardımcısı Mehmet Ateş'in imzasının yer aldığı belgede “İstanbul Yeni Havalimanı Projesi İhalesi (Zeyilname)” konu başlığıyla, idareye yöneltilen bir takım sorulara cevap veriliyordu. İdare, 8 numaralı soruya verdiği cevapta aynen şu ifadeleri kullanıyordu:

“25 yıllık işletme süresi boyunca İstanbul'a yeni bir havalimanı planlanamayacağı gibi, Atatürk Havalimanı'ndan tarifeli seferler yapılmayacak.”

ERDOĞAN ‘TARİHİ BAŞARI’ DİYOR AMA…

Cumhurbaşkanın ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan son dönemde katıldığı toplantılarda “Havacılık sektörümüz tarihinin en başarılı günlerini yaşıyor” dedi.

Erdoğan, ‘tarihi başarı' ifadesini kullanırken, muhalefetin “5'li çete” dediği müteahhitlere özel davetle, çok özel imtiyazlarla yaptırılan, sözleşmesi hala sır gibi saklanan İstanbul Havalimanı'nın (İGA), “Avrupa’da en yoğun havalimanı” olmasına atıf yapıyor.

Ancak sektörü yakından takip edenler durumun farklı olduğunu ortaya koyuyor. Sivil Havacılık eski Genel Müdür Yardımcısı Oktay Erdağı şu hatırlatmaları yapıyor:

“İGA'nın Avrupa'da geride bıraktığı havalimanlarının birçoğu aynı şehirdeki 4-5 havalimanıyla rekabet ediyor. Türkiye'de ise tam tersi, rekabet ortamı özellikle yok ediliyor. İGA için Atatürk Havalimanı'nı kapatma garantisi verildiğini SÖZCÜ gazetesi belgeleriyle ortaya çıkardı. Atatürk kapatıldığında dünyanın en iyi 3. havalimanıydı, pistleri kırıldı. İGA'nın diğer rakibi Sabiha Gökçen ise tek piste mahkum edildi, ikinci pisti 10 yıldır bitirilmiyor.

ABD ve Avrupanın Rusya’ya uyguladığı ambargo nedeniyle de Başta İstanbul Havalimanı olmak üzere ülkemizdeki havalimanlarına çok yoğun bir uçak trafiğinin olduğu biliniyor. Bu uçuşların çok riskli ve geçici olduğu da bilinmektedir. Umalım ki şimdi herkesin çok övündüğü bu uçuşlar ilerde başımıza herhangi bir sorun çıkarmamış olsun.” (Sözcü)