Türkiye’de e-Devlet ve Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verileri, aralarında İstanbul’un da bulunduğu 11 ilde, 2020’nin ilk 8 ayında, son 5 yılın ortalamasına kıyasla ölüm sayısının yüzde 12 arttığını ve toplam 10 bin 950 ek ölüm olduğunu ortaya koydu.
BBC Türkçe’nin haberine göre, ayrıca nüfus faktörü göz önüne alınarak yapılan hesaplamada da 11 ilde ölüm sayısının 2019’un ilk sekiz ayına kıyasla yüzde 8,4 arttığı verilerde yer aldı.
Türkiye geneli için bu yıl beklenen ölüm artış oranı ise yüzde 2,2. Uzmanlar ise bu tarz yüksek artışların pandemiyle ilişkilendirilmesinin normal olduğunu ve ek ölümlerin sadece Türkiye’de değil tüm dünyada görüldüğünü ifade etti.
EK ÖLÜM NEDİR?
Epidemiyolojide ek ölüm kavramı, normal veya kriz dışı koşullar altında beklenenden daha fazla gerçekleşen ölümleri tanımlıyor. Bunun hesaplaması geçmiş yılların ölüm ortalamalarına ve yıllık beklenen artışlara bakılarak yapılıyor.
Uzmanlar, pandemi gibi olağanüstü koşulların yaşandığı belli bir zaman diliminde ek ölümün tespit edilmesi halinde bunun da pandemi ile ilişkilendirilmesinin normal olduğunu belirtiyor.
Avrupa Klinik Mikrobiyoloji ve Enfeksiyon Hastalıkları Derneği (ESCMID) Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Önder Ergönül, ek ölümlerin incelenmesinin pandemi gibi olağanüstü dönemlerin etkilerinin anlaşılmasında bilimsel açıdan da kabul edilmiş bir yöntem olduğunu söyledi. Ergönül şu ifadeleri kullandı:
* Beklenen ölüm sayısı geçmiş yılların tarihsel olarak bakılarak ortaya konulur. Son 5 yılda, 10 yılda beklenen ölüm sayısı bellidir. Beklenenden daha fazla ölüm olması, hele de pandemi dönemi varsa, neye bağlanır? Pandemiye bağlanır. Son derece basit ama sağlam bir mantık. Göreceksiniz önümüzdeki yıllarda pandemi bittikten sonra bile yapılacaktır.
TÜRKİYE’DE “EK ÖLÜM” ORANI
Pandemi döneminde ek ölümler olup olmadığını araştıran BBC Türkçe, e-Devlet ve Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) üzerinde yer alan verileri inceledi. e-Devlet üzerinde yalnızca 11 ile günlük ölüm verileri bulunuyor. Bursa, Denizli, Diyarbakır, Erzurum, İstanbul, Kahramanmaraş, Kocaeli, Konya, Malatya, Sakarya ve Tekirdağ olarak sıralanan bu iller, Türkiye nüfusunun yüzde 36,5’ini temsil ediyor.
Araştırmada e-Devlet üzerinden 2019 ve 2020 yıllarına ait 1 Ocak ile 31 Ağustos arasındaki 8 aylık döneme ilişkin ölüm veriler bir araya getirildi ve önceki yılların il bazında ölüm sayıları için ise TÜİK verileri kullanıldı.
ÖLÜMLERİN ORTALAMASI 100 BİNİN ÜZERİNE ÇIKTI
Söz konusu illerde, 2015-2019 yılları arasında gerçekleşen 8 aylık toplam ölüm sayısı 87 bin ile 94 bin aralığında değişiyor. 2018’de ise bir önceki yıla kıyasla ölüm sayısının azaldığı görülüyor. Bu 5 yılda meydana gelen ölümlerin ortalaması 91 bin 37.
2020 yılında ise bu 11 ildeki toplam ölümler ilk kez 100 binin üzerine çıktı. e-Devlet verilerine göre, toplamda 101 bin 987 kişi yaşamını yitirdi. Aradaki fark, 10 bin 950.
Türkiye genelinde aynı dönemde açıklanan Covid-19 kaynaklı ölümlerin toplam sayısı ise 6 bin 326. Sağlık Bakanlığı, İstanbul hariç, il il Covid-19 ölüm verilerini açıklamadığından diğer 10 kentteki can kaybı sayısı bilinmiyor.
OCAK-AĞUSTOS ARASI ARTIŞ ORANI
Uzmanlar, bu tarz incelemelerde geçmiş yılların verilerinin yanı sıra göz önüne alınması gereken bir diğer önemli etkenin de nüfus olduğunu belirtti ve oransal bir kıyaslamanın daha net bir resim ortaya koyabileceğini söyledi.
Bu etkenler de eklenerek yapılan incelemelerde yılın ilk 8 ayında ölüm sayısının hem geçmiş yılların ortalamasının hem de Türkiye geneli için beklenen artış oranının üzerinde yükseldiği görülüyor.
İncelenen 11 ilin nüfusuna göre yapılan hesap, ölümlerin 2019’a kıyasla yüzde 8,4 arttığını ortaya koyuyor.
İl bazında yıllık ölüm artış beklentisine ilişkin herhangi bir resmi veri bulunmuyor. Ancak Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, 2 Eylül’de düzenlediği basın toplantısında, Türkiye geneli için 2020 yılındaki ölüm artış oranının yüzde 2,2 olduğunu ve ilk sekiz ayda da ölümlerin beklenen çerçevede arttığını söyledi.Koca şu ifadeleri kullandı:
* 2019 yılı ilk 8 ayı enfeksiyon hastalıklardan vefat sayımız 8 bin 72 ama bu yıl bu sayı 7 bin 491. Yani geçen yıldan daha düşük. Bu veriler ışığında şu söylenebilir Covid hastalarının enfeksiyon diye kaydedilmesinden ziyade belki tersini iddia etmek, eskiden enfeksiyon tanısını konan bazı hastalarımızın Kovid olarak kaydedildiği de söylenebilir.
İL BAZINDA ÖLÜM ORANLARI
Sağlık Bakanlığı’nın corona virüsüyle ilgili il bazında ölüm ve vaka sayılarına ilişkin açıkladığı herhangi bir düzenli veri bulunmuyor. Bu durumun tek istisnası ise İstanbul ve İstanbul özelinde daha detaylı bir analiz yapmaya imkan tanıyor.
İstanbul’da ilk vakanın tespit edildiği 11 Mart’tan 31 Ağustos’a kadar geçen süre içerisinde 39 bin 503 kişi yaşamını yitirdi. 2019’un aynı döneminde ise bu sayı 34 bin 297 olmuştu.
Yani bir yıl içerisinde ölümlerde 5 bin 206 kişi ya da yüzde 15’lik bir artış görülüyor. Aynı dönemde Covid-19 nedeniyle İstanbul’da yaşamını yitirenlerin sayısı ise 2 bin 865. Bu da basit bir hesapla İstanbul’da 2 bin 341 kişilik bir “ek ölüme” denk geliyor.
Diğer illerde ise Covid-19 kaynaklı ölümlere ilişkin veriler açıklanmıyor ve bu da böylesi bir analiz yapmayı mümkün kılmıyor. Bununla birlikte geçmiş yıllara ait TÜİK verileri ile 2019 ve 2020’ye ait e-Devlet’ten toplanmış verileri kıyaslamak ise mümkün.
Buna göre Malatya, Konya, Tekirdağ ve Diyarbakır hariç tüm illerde 2020’nin ilk 8 ayındaki ölüm sayısı ortalamanın üzerinde gerçekleşti. Ortalamanın altında kalan illerden Tekirdağ ve Konya’ya ilişkin TÜİK ile e-Devlet verileri arasında ciddi tutarsızlıklar olduğu görüldü.
Örneğin, e-Devlet’te 2019’un ilk 8 ayında Tekirdağ’da hayatını kaybedenlerin sayısı 1040 olarak gösterilirken bu sayı TÜİK’te 3 bin 837 olarak veriliyordu. Konya’da da 2019’un ilk 8 ayında TÜİK’e göre 8 bin 6, e-Devlet’e göre 4 bin 462 kişi yaşamını yitirdi. Ancak 2019 yılının ilk 8 ayına dair 11 ilin toplamında ise TÜİK ile e-Devlet verileri arasında önemli bir fark görülmedi.
e-Devlet üzerinden indirilen 2018, 2019 ve 2020 yıllarına ait Haziran, Temmuz ve Ağustos ayları verilerine göre, Kocaeli hariç, kalan 10 ilin tamamında bu yılki ölümler son 2 yılın ortalamasının üzerinde oldu.
DÜNYA GENELİNDE DURUM NE?
Corona virüsü salgını nedeniyle ölüm sayılarındaki artış sadece Türkiye’de değil, dünya genelinde de gözlemlenen bir eğilim. BBC’nin Haziran ortasında yaptığı bir araştırma, dünya genelinde açıklanan resmi rakamların ötesinde en az 130 bin kişinin daha Covid-19 nedeniyle yaşamını yitirmiş olabileceğini ortaya koydu.
Araştırma kapsamında verileri incelenen 27 bölgede bu yıl için tespit edilen ölüm sayısı, geçen yılların ortalamasına Covid-19 kaynaklı ölümler eklense bile daha yüksek olduğu görüldü.
Birleşik Krallık, yılın ilk 6 ayında en fazla ek ölüme sahip Avrupa ülkesi oldu. Özellikle Mart-Nisan döneminde ölüm artış hızının bazı haftalar yüzde 100’ün üzerine çıktığı görülüyor.
İspanya, Belçika ve Hollanda da ölüm artışının yüksek olduğu diğer Avrupa ülkeleri. ABD’de de Nisan’dan sonra ortaya çıkan ek ölümler, son haftalarda düşüş eğilimine girdi.
ERGÖNÜL: ÖLÜNÜZÜ SAYMAK İYİ BİR ŞEYDİR
Prof. Dr. Ergönül bu durumun normal olduğunu ve aradaki farkın ülkelerin ölüm bildirimlerini farklı kriterlere gör yapmasından kaynaklandığını söyledi.
“Her ülke farklı sınıfa göre bildirim yapıyor. Türkiye ise PCR testi ile kesin tanısı konulmuş hastaları açıklıyor. Bakanlık her üç aşama için de bu verileri açıklayabilse en güzeli olur. Ölen insanlara sahip çıkmak önemlidir, ölünüzü saymak iyi bir şeydir” ifadesini kullanan Ergönül’ün verdiği bilgiye göre hastalar üç kategoride sınıflandırılıyor:
* Gösterdiği semptomlara bağlı olarak “şüpheli” vakalar,
* PCR testi negatif çıksa bile buzlu cam görüntülü tomografi gibi klinik bulgulara rastlanan “muhtemel” vakalar
* PCR testi pozitif çıktığı için “kesin tanı konulan” vakalar.
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |